Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi`nin Azerbaycan raportörü, Fransa Parlamentosu milletvekili Jacques Bomel`i kabul ederken yaptığı görüşmeden - 10 Nisan 2000, Cumhurbaşkanlığı Sarayı

Haydar Aliyev: Sayın Dostumuz Jacques Bomel!

Sayın Misafirler!

Benim davetimi kabul edip Azerbaycan`a geldiğiniz için ve bizim açımızdan tarihsel önem arz eden "Kitab-ı Dede Korkut"un yıldönümü törenlerine etkin katılımınızdan dolayı Size birkez daha teşekkür ederim. Siz bu ziyaretinizle bağımsız Azerbaycan`a, halkımıza, Azerbaycan halkının eski tarihine, kültürüne, tarihsel kökenlerine kendi saygınızı gösterdiniz. Ben bunu çok takdir ediyorum. Düşünüyorum ki, siz sadece benim değil, bizim hükümetimizin, özellikle toplumumuzun da buna çok değer verdiğini farkettiniz. Böylece siz Azerbaycan halkı ile yakın dostluk ilişkileri içinde olduğunuzu birkez daha gözler önüne serdiniz.

Ben kendi ülkeniz Fransa`da da, Avrupa Konseyi`nde de işlerinizin çok yoğun olduğunu biliyorum. Zira son yıllarda sizinle temaslarımız sırasında her zaman çok dolu olduğunuzu biliyoruz. Fakat zaman bulup Azerbaycan`a geldiniz. Bu yıldönümü etkinliklerine, yapılan bilimsel sempozyumlara katılarak, Azerbaycan`ın tarihini daha iyi tanıdığınız için Siz de memnun olmalısınız diye düşünüyorum. Tabii ki, bu, öncelikli olarak bize gereklidir. Fakat bunun sizin için de gerekli olduğunu umuyorum. Biz sizi artık bir nevi Azerbaycan konusunda uzman olarak görüyoruz. Bu nedenle de Azerbaycan`ın geçmişini, tarihini, eski kültürünü bilmeniz bir uzman, Azerbaycan uzmanı olarak sizi daha da zengin kılmaktadır. Ben size teşekkür ediyorum.

Jacques Bomel: Sayın Cumhurbaşkanı, ben herşeyden önce şunu söylemek istiyorum, Sizin tarafınızdan davet edilme şerefine nail olduğum için çok mutluyum. Hem de şu sebeple, bu davet halkınız açısından özellikle önem taşıyan iki büyük olayın - Türkçe konuşan ülkelerin cumhurbaşkanlarının zirve toplantısının ve "Kitab-ı Dede Kokut" destanının 1300. yıldönümünün törenlerle kutlandığı bir döneme rastlamıştır.

Sayın Cumhurbaşkanı, ben Size birkez daha şükranlarımı sunuyorum. Zira ben Sizin tarafınızdan özellikle onurlandırıldım. Birincisi, zira 9 Nisan`da düzenlenen resmi kabulde Siz beni kendi masanızda, UNESCO Genel Direktörü ile yan yana oturttunuz. İkincisi ise, ondan bir gün önce Türkçe konuşan ülkelerin devlet başkanları için düzenlediğiniz resmi kabulde de Siz bana cumhurbaşkanları ile aynı masada oturma şerefini verdiniz.

Sayın Cumhurbaşkanı Size bir tavsiyede bulunmak istiyorum, biraz tedbirli davranmak gerekir. Eğer böyle devam ederse, galiba ben Azerbaycan`da Fransa`dan daha ünlü olacağım diye düşünüyorum. Olur da bir gün mecbur kalırsam, burada yapılan seçimlerde gelip aday olur ve seçimlerde kazanabilirim.

Haydar Aliyev: Bu çok güzel olur. Bizim parlamentoda Sizin gibi birisi lâzım.

Jacques Bomel: Ben bunu hiçbir zaman umutmayacağım.

Haydar Aliyev: Belki bizim Murtuz Aleskerov bundan rahatsızlık duyabilir. Çünkü daha sonra parlamento başkanı olmak isteyebilirsiniz, bundan korkuyorum.

Jacques Bomel: Eğer yaşımı dikkate alırsak, şu durumda ben hiç olmazsa Sizin Ulusal Parlamento`nun aksakalı olabilirim. Sayın Cumhurbaşkanı, zira bu bakımdan Siz benden yaşça çok çok küçüksünüz.

Haydar Aliyev: Biz bunu daha sonra konuşuruz. Fakat sizin bu görüşünüz çok değerlidir. Zira Siz bizim parlamentoda olursanız, o zaman ne Avrupa Konseyi`nde, ne de Avrupa Birliği`nde Azerbaycan`da demokrasinin olup olmadığı, insan haklarının korunup korunmadığı konusunda yorum yapamayacaklar. Madem, Azerbaycan Parlamentosu`nda Jacques Bomel gibi birisi bulunmaktadır, demek ki, orada herşey yolundadır.

Jacques Bomel: Sayın Cumhurbaşkanı, bu şakalarıma rağmen, şimdi ciddi olarak söylüyorum, - ben hem de Sizin sağlık durumunuzun çok iyi olduğunu gördüğüm için çok memnunum, mutluyum. Zira şu günlerde ben de Sizinle beraberdim. Bu çalışma düzeninde, böylesine canlılıkla çalışma diğer insanlar için, hatta farklı yaşlarda bütün kişiler için bile çok zor olurdu. Sağlığınızın böylesine güzel, çok iyi olması nedeniyle ben çok memnunum.

Sayın Cumhurbaşkanı, bir konuya daha değineceğim ve ben bundan çok memnunluk duyuyorum. Belirtmek istediğim şu ki, Fransa Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Jacques Chirac Size karşı yine de iyi bir yaklaşım içindedir. O, Sizin burada yaptığınız işlere hayran kalmıştır ve tüm çalışmalarınızda Sizi tamamen desteklemektedir.

Ben şunu söylemek istiyorum, Fransa ile Azerbaycan arasında kurduğunuz bu dostluk ilişkileri çok önemli bir etkendir. Ben eminim, işte bu etken Azerbaycan`ın Avrupa Konseyi`ne üye olmasında ve uluslararası arenada, bölgede oynadığı rolün artmasında özel bir önem taşıyacaktır.

Tabii ki, Azerbaycan ile Fransa arasında politik, kültürel alanlarda ilişkilerin daha da güçlenmesinde de bu dostluk kendi ifadesini bulmalıdır. Ben bunları ayrıca şu nedenden dolayı söylüyorum, hem Sizin devletin geleceği hususunda, hem de barış sorunları, insan hakları konusunda ülkelerimizin tutumları aynıdır.

Ben dilerim ki, Azerbaycan ile Fransa arasında hem kültürel, hem ekonomik alanlardaki işbirliği daha da gelişsin, bu iki ülke arasındaki endüstriyel ve teknolojik ilişkiler açısından bir kol oluşturulsun ve bu, ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin daha sıcak olmasını sağlasın.

Azerbaycan`ın bağımsızlığı ile ilgili konuşurken şunu söyleyebilirim, ben General de Gaulle yanlısı olarak, Sizin ülkenin gelişmesini sağlamak için ortak bir dengenin oluşturulması gerektiği, yani çıkarlar açısından herhangi bir tarafa yönelik daha fazla eğilim ve sapmaların olmaması gerektiği düşüncesindeyim. Farklı ülkelerle ilişkiler öyle geliştirilmeli ki, onların hiçbiri, hatta Fransa ileride Azerbaycan`a herhangi siyasi baskı uygulama gücünde olmasın. Tabii, ben bunun yapılacağından eminim. Bunun için biz ülkelerimizin, halklarımızın birbirini daha iyi tanımaları için çabalar göstermeli, özellikle bilgi alışverişini daha da yaygınlaştırmalıyız.

Sayın Cumhurbaşkanı, Size karşı taşıdığım dostluk duyguları şunu açıkça söylemeye olanak tanımaktadır, Azerbaycan`ın Avrupa`da tanınması konusunda bugün bile bir takım sorunlar, eksiklikler vardır. Ben örnek olarak özellikle Fransa`yı göstermek istiyorum.

Sayın Cumhurbaşkanı, benim bu söylediklerim özel bir önem arzetmektedir. Sizin ülkenizin Avrupa Konseyi`ne üye olacağı sıralarda - ki ben özellikle 3 Mayıs`ta yapılacak görüşmeleri kastediyorum - ve bu dönem içinde etkili bir tanıtım kampanyası yapılmalıdır. Bu arada şunu da söyleyeyim, işte ben kendim on sene önce Azerbaycan`ı hiç tanımıyordum, fakat bazı kitaplardan okuduğum bir takım bilgiler vardı. Bir zamanlar benim bildiğim temel bilgi şuydu, Fransa`nın merhum Cumhurbaşkanı General de Gaulle 1944 yılında Moskova`ya giderken bir gece Bakü`de kalmıştı. Diğer bilgim şuydu, Sayın Rostropoviç Bakü`de doğmuştur.

Sayın Cumhurbaşkanı, ben son yıllarda Bakü`ye sık sık geldiğim için Azerbaycan`da yaşanan süreçleri çok iyi biliyorum ve her seferinde de Sizin ülkedeki kalkınmayı görüyorum. Bu, sadece nezaket olsun diye söylenen kelimeler değildir. 70 yılın zulmünden kurtulan Azerbaycan çok büyük başarıyla güçlü bir devlete dönüşmektedir. Ben sadece enerji - petrol, gaz sektöründe sağlanan başarıları kastetmiyorum, gerçekten Azerbaycan bölgede siyasal açıdan güçlü bir devlete dönüşmektedir.

Benim kanımca, bu başarıların hepsini herşeyden önce bir faktöre bağlamak gerek. Ülkenin aydınlık geleceği için temel faktör Azerbaycan`da sağlanmış olan güçlü istikrardır. Sayın Cumhurbaşkanı, ben şunu da söylemek istiyorum, Azerbaycan`da bu istikrar sırf Sizin kişisel faaliyetiniz, çabalarınız sonucunda mümkün olmuştur.

Sayın Cumhurbaşkanı, ülkenizin kazandığı başarılar, sağladığınız büyüme, genel olarak demokrasi alanındaki başarılarınız, - bazı muhalif güçlerin biraz farklı yorumlar yapmalarına rağmen,- bilhassa son dönemlerde uyguladığınız önlemler, Türkçe konuşan ülkelerin devlet başkanlarının zirve toplantısı beni şuna tam inandırdı, Siz bu görevde Azerbaycan halkına daha çok lâzım olacaksınız.

Ben iç istikrara değindim. Tabii ki, dış istikrara da değinmek lâzım. Ülkeniz çok güçlü devletlerle çevrilidir. Şu ülkelerin her birisi sınırlarının gerisinden size bakıyor ve bu komşuların herbirisinin de kendi istekleri var. Konu şu, bu devletler bu bölgeyi ileride tekrar kendi kontrolleri altına almak istiyorlar. Fakat siz kendi bağımsızlığınızı savunmalısınız. Azerbaycan Kafkasya`da kendi topraklarında herhangi yabancı ülkeye ait askeri üssü bulundurmayan tek ülkedir.

Sayın Cumhurbaşkanı, Siz dünya, uluslararası alan, bölge kapsamında doğru bir dış politika üretiyorsunuz. Ben Sizi bir anlamda Fransa eski Cumhurbaşkanı General de Gaulle ile kıyaslıyorum. Siz onun gibi bir tavır sergileyerek, tüm blokların dışında kalacak şekilde bir politika uyguluyorsunuz. Bence, Azerbaycan ve Avrupa arasındaki ilişkilerin daha da geliştirilmesi işte bu yüzden özel bir önem taşımaktadır. Aslına bakılırsa, Avrupa tüm alanlarda Sizi destekliyor. Bu ise Azerbaycan`ın bağımsızlığının sürdürülmesine yardımcı oluyor.

Ben sizin ülkenize defalarca kez gelerek halkınızla dostluk ilişkileri içinde oldum, politika adamlarınızla sıcak ilişkiler kurdum, Azerbaycan`da kendime birçok arkadaşlar edindim. Onlardan biri de Sayın Murtuz Aleskerov`dur. Ben Ulusal Parlamento`nun birçok milletvekilleri ile görüşmeler yaptım.

Dün ben Bakü Devlet Üniversitesi`ni ziyaret ettim. Orada gerçekten de birçok üst düzey kişilerle biraraya geldim. Üniversite hocaları, öğrencileri ile görüşmekten büyük onur duydum. Bana öyle geliyor ki, asıl bu tür seçkin kişiler Azerbaycan`ın geleceğinin, demokratik yolla gelişmesinin sağlanmasında önemli rol oynayacaklar.

Ben Fransa`ya döndükten sonra burada gördüklerimin hepsini meslektaşlarıma anlatacağım. Fransa`nın politik çevrelerinde Azerbaycan`ın durumunu ve onun karşılaştığı sorunları daha iyi anlamaları için çaba harcayacağım.

Bir zamanlar Fransa Avrupa`da güvenlik ve istikrar antlaşmasını uygulamak için atılımlar yapmıştır, keza şimdi de Azerbaycan Kafkasya bölgesinde güvenlik ve işbirliği paktını yaşama geçirmek istiyor.

Sayın Cumhurbaşkanı, ben her zamanki gibi çok konuştum. Size çok derin dostça duygular beslediğim için kafamda olanların hepsini Size söylemek istedim. Ben Sizin her yıl kazandığınız yeni başarılara hayran kaldığımı mutlaka söylemeliydim. Azerbaycan`ın kendi komşuları ve Avrupa Konseyi ile ileriye yönelik ilişkilerinin gelişmesi konusunda güvenimin çok büyük olduğunu söylemeden edemezdim. Eminim, Azerbaycan siyasi sorumluluk bilinciyle tüm demokratik kurumları, insan hakları kuruluşları ile beraber örnek teşkil edecek bir ülke olacaktır.

Sayın Cumhurbaşkanı, ben Size en iyi dileklerimi sunar ve en güzel umutlarımı ifade ederim. Çok teşekkür ederim.

Haydar Aliyev: Sayın Jacques Bomel siz gerçekten çok değerli ve önemli görüşler öne sürdünüz. Bu, sizin ülkemizin gerçek dostu olduğunuzu ve Azerbaycan`a çok özen gösterdiğinizi anlatıyor. Siz çok akıllı ve ülkemizin geleceği açısından önemli tavsiyelerde bulundunuz.

Ben size çok teşekkür ediyorum. Dostum Cumhurbaşkanı Jacques Chirac`ın bana karşı tutumunu birkez daha aktardınız ve onun selamlarını ilettiniz, ben bundan çok memnun oldum.

Belirtmek istediğim şu, Cumhurbaşkanı Jacques Chirac`la ben devlet başkanları düzeyinde ilk defa resmi olarak 1997 senesinde görüştük. Kısa sürede aramızda çok sıcak dostane ilişkiler oluştu. Ben Cumhurbaşkanı Jacques Chirac ile her görüşmemden sonra çok düşünüyorum ve bu kişinin ne kadar büyük bir birikime sahip olduğunu, ne denli akılcı bir politika izlediğini birkez daha anlıyorum.

Ben şunu iyi biliyorum, Cumhurbaşkanı Jacques Chirac Ermenistan-Azerbaycan anlaşmazlığının barış yoluyla çözümü için çok büyük çabalar göstermiştir ve gösteriyor. Biz geçen sene Kasım ayında İstanbul`da AGİT zirve toplantısında yaptığımız son görüşmede aramızda geniş kapsamlı bir konuşma geçti. O, benim Ermenistan Cumhurbaşkanı Robert Koçaryan`la görüşmemi çok takdir etti. Tabii ki, Ermenistan Cumhrubaşkanı ile yaptığım görüşmelerin içeriği ve uzlaştığımız konularla ilgili onun bir takım bilgileri vardı. Sayın Jacques Chirac bunları çok destekledi ve özellikle benim bu alanda uyguladığım politikayı çok takdir etti. O, bizim barışı sağlayacağımıza inanıyordu. Çok cesaretle bana söyledi ki, madem siz bu yolu izliyorsunuz, eğer şu gitmeniz gereken yolda barışı sağlarsanız, ben barışın sağlanmasına yönelik çalışmalara yardım etmeleri için sadece Fransa`nın değil, tüm Avrupa`nın olanaklarını harekete geçireceğim. Ben özellikle barış sağlandıktan sonra tüm finans merkezlerinin ükenizdeki onarım çalışmalarında size yardımda bulunmaları için çaba harcayacağım.

Ne yazık ki, Ekim sonunda Ermenistan`da yaşanan terör olayı ve bunun ardından Ermenistan`da oluşan durum bizim doğrudan görüşmelerimizin devam etmesine fırsat vermedi. Fakat ben eminim, belli bir süre sonra biz bu görüşmelere yeniden devam edeceğiz. İnanıyorum ki, Cumhurbaşkanı Jacques Chirac bu konuların çözümüne çok aktif katılacak, hem Fransa`nın, hem Avrupa Birliği`nin olanaklarından yararlanarak bu çalışmaların gerçekleştirilmesine katkıda bulunacaktır.

Siz son yıllarda Azerbaycan`da sağlanan başarıları - hem ekonomik gelişme, hem iç, hem de dış istikrarın sağlanması, hem demokrasinin gelişmesi, devlet yapılanması alanında kazandığımız başarıları çok takdir ettiniz. Ben doğrusu, bundan çok esinleniyorum ve size çok teşekkür ediyorum.

Benim kişisel faaliyetime de değer verdiniz. Hatta sağlığımla ilgilenip onun iyi olduğunu söylediniz. Ben bunun için size teşekkür ederim. Sağlığım çok iyi. Dostum Süleyman Demirel benimle vedalaştığı sırada şunu söyledi: doktorların bana birşey söylemelerine gerek yok, son üç günde çok büyük doktorlar sana test yaptılar ve bu testler şunu gösterdi, sağlığın oldukça iyidir.

Sayın Bomel, ben size bakıyorum da, ne kadar sağlıklısınız, müthiş bir hafızanız var. Hangimizin sizin, yoksa benim daha yaşlı olmamın pek bir önemi yok. Fakat düşünüyorum ki, siz benden daha gençsiniz. Dün akşam yapılan resmi kabulde bizim milli danslarımızı çok ilgiyle izlediğinizde ben bunun böyle olduğuna birkez daha kanaat getirdim.

Jacques Bomel: Ben bu dansları ve dansçıları çok takdir ediyorum.

Haydar Aliyev: Ben de çok takdir ediyorum.

Jacques Bomel: Biliyorsunuz, ben şunu da söylemek istiyorum ki, kafkasyalıların güzelliği de çok eski bir geleneğe dayanmaktadır.

Haydar Aliyev: Fakat her kişi güzelliğe gerekli değeri veremez. Güzelliğe değer vermek için de bir takım özel niteliklerin olması gerek. Kısacası, siz de, ben de sağlıklıyız. Biz bundan sonra sizinle birlikte daha çok işler yapacağız.

Siz benim daha uzun yıllar Azerbaycan`a gerekli olduğumu belirttiniz, ben bundan çok memnun oldum. Ben de gerekli olduğumu düşünüyorum. Zira çok planlarım var, onları yaşama geçirmem lâzım. Sizin kaydettiğiniz üzere, ben Azerbaycan`ı şimdikinden daha güçlü, daha kuvvetli ve üstün ekonomik düzeye, sosyal yaşama sahip bir devlete dönüştürmeliyim. Tarih bu görevi bana verdi. Ben de bunu sonuna kadar yapmalıyım.

Siz her seferinde General de Gaulle`un politikasını anlatıyorsunuz, bu defa da bu konuya değindiniz. Tabii ki, General de Gaulle dünyanın en büyük şahıslarından biridir. Charles de Gaulle`un hem İkinci Dünya savaşı sırasında, hem de daha sonraki dönemde yaptıkları yüzyıllar boyunca yaşayacak, kendi değerini kaybetmeyecektir. Benim için Charles de Gaulle hem bir idoldur, hem de bir örnektir.

Sizin anlattığınız dengeli politikayı, Azerbaycan` ın bağımsızlığını savunma politikasının uygulanması benim bugünkü politikamın temelini oluşturmaktadır. Tabii ki, bu politika, Avrupa ile ilişkilerimizi daha geniş alanlara yaymak, işbirliği yapmak benim dış politikamın temel doğrultularından biridir.Bizim Avrupa Konseyi`ne üye olmamız da bunun için büyük olanaklar sunacaktır.

Ben Fransa ile doğrudan ilişkilerimizin gelişmesi için çok çalışıyorum. Fakat özellikle ekonomik alanda ilişkilerimizin yaygınlaştırılması konusunda henüz istediğimiz başarıyı sağlamış değiliz. Doğru, Azerbaycan`ın petrol sektöründe Fransa`nın "Total", "Elf Aquitaine" şirketleri çok önemli bir yer edinmişler.

Hatırlıyorum, Aralık 1993`te ben Cumhurbaşkanı François Mitterrand`ın daveti üzerine Paris`e ilk resmi ziyarette bulundum. Onunla görüşmemde bana şunu söyledi, eğer Fransa ile ekonomik ilişkiler kurmak istiyorsansa, öncelikli olarak "Elf Aquitaine" le ilişkileri geliştir. Onun bu tavsiyelerine uyarak ben "Elf Aquitaine"i Azerbaycan`a getirdim. Aynı şirket şu anda Azerbaycan`da çok büyük gaz rezervleri bulunan ünlü "Şahdeniz"yatağının ortak işletilmesi ile ilgili imzalanmış anlaşmadan kendine uygun payı almıştır.

Sonra biz "Total" şirketini buraya getirdik. Ben size şunu da söyleyeyim, "Total" Amerika`nın "Chevron" şirketi ile birlikte " Apşeron" yatağında çok büyük çalışmalar yapıyorlar. Bu yatak çok büyük perspektiflere sahip bulunmaktadır. "Chevron" Şirketi Başkanı bana şunu söyledi, göreceksinz, biz "Şahdeniz" yatağında birkaç defa daha fazla oranda gaz bulup size vereceğiz. Burada anlaşmadaki payın büyük bir bölümü "Total"a ait.

Fakat bizim işbirliğimizin petrol dışı sektörde de yaygınlık kazanması gerek ve bu doğaldır. Bu işbirliği var. Fransa`nın bir dizi şirketleri Azerbaycan`da faaliyet gösteriyorlar. Fakat ben bunları pek tatmin edici bulmuyorum. Ben bizim ekonomi ilişkilerimizin daha da genişlemesi için tüm önlemleri alacağım.

Fransa Avrupa`da çok önemli bir rol oynamaktadır. Fransa Azerbaycan`ın dostudur, bu nedenle de biz tüm alanlarda bu ülke ile ilişkilerimizi genişleteceğiz.

Siz bizim 3 Mayıs`ta propaganda çalışmalarını güçlendirmemiz gerektiğini söylediniz. Siz en büyük propagandacının ise kendiniz olduğunuzu söylediniz. Bu faaliyetinizden dolayı Size teşekkür ederim. Fakat Sizin tavsiyenizi göz önünde bulundurarak, Sayın Murtuz Aleskerov ve benim cumhurbaşkanlığı sekreterliği başkanı öneriler sunmalılar. Zira 3 Mayıs`a çok az zaman kalmıştır. Biz bir dizi yeni uygulamalar yapmalıyız.

Sayın Jacques Bomel, Sizinle arkadaşlığımız Azerbaycan`a çok büyük yararlar sağlamaktadır. Ben bu dostça ilişkiler için Size bir daha teşekkür ediyorum. Biz buna değer vereceğiz, bunu bilmeniz gerek. Halkımız dostlukta çok güvenilirdir. Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev ise daha güvenilirdir.

Jacques Bomel: Sayın Cumhurbaşkanı, ben bunu biliyorum, hatta hissediyorum. Benim belirtmek istediğim şu, bu sadakat duyguları bizim ülkelerimiz arasındaki dostlukta, tabiri caizse, çimento rolünü oynayacaktır ve bu en önemli faktörlerden biri olacaktır.

Sayın Cumhurbaşkanı, bu arada, ben Sizin ailenizle ilgili birkaç kelime söylemek istiyorum. Ben dün Sizin ailenin birkaç üyesi ile tanıştım. Sizin oğlunuzu, gelininizi ve torunlarınızı gördüm. Ben bu hususta Sizi hem de bir dede olarak kutluyorum. Ben kendim de bir dedeyim, bu yüzden Sizi bir dede olarak kutluyorum.

Haydar Aliyev: Çok teşekkür ederim. Ben bundan çok memnun oldum. Siz de, ben de birer dedeyiz. Dedeler genelde hem çocuklarını, hem de torunlarını çok severler. Anlaşılan, burada bizim karakterlerimiz çok uygun, birbirine benziyor. Benim oğluma, torunlarıma gösterdiğiniz ilgiden dolayı teşekkür ederim.

Dostum Jacques Chirac`a benim selamımı, en derin saygılarımı ve en iyi dileklerimi iletin. Size esenlikler ve başarılı çalışmalar diliyorum. Dün de söyledim ki, sizin çok güçlü elleriniz var. Bu güç hep sizinle olsun.

Jacques Bomel: Sayın Cumhurbaşkanı, bu güzel kelimeler için ben Size şükranlarımı sunuyorum. Söylemek istediğim şu, Kasım ayında seçimlerde muhtemelen tekrar Azerbaycan`a geleceğim.

Haydar Aliyev: Mutlaka gelin. Siz olmadan seçimler olmaz. Teşekkür ederim.

"AZERBAYCAN" Gazetesi, 12 Nisan 2000 yılı.