Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Başkomutan Haydar Aliyev`in Nahçıvan`da bulunan «N» sayılı askeri birlikte düzenlenen görüşmede konuşması - 17 Haziran 2002

Değerli askerler, subaylar, generaller, Azerbaycan ordusunun kahraman evlatları!

Ben sizleri içtenlikle ve yürekten selamlıyor, en iyi dileklerimi sunuyorum. Size Azerbaycan askerine, bağımsız Azerbaycan ordusuna olan sonsuz ilgimi, sevgimi beyan ediyorum. Burada, kısa bir zaman diliminde yapılmış olan askeri birlikte, Azerbaycan`ın güzel bölgelerinden biri olan Nahçıvan`da, boz renkli, aynı zamanda yüce kayaların, dağların arasında bulunan, bizim şu anda üzerinde bulunduğumuz kutsal toprakta sizinle bir araya gelirken tekrar tekrar kalbimdeki en yüce duygularımı ifade ediyorum.

Azerbaycan ordusu, bağımsızlığımızın en değerli ödüllerinden birisidir. Biz geçen sene Azerbaycan`ın bağımsızlığının 10.yıldönümünü kutladık. Şimdi artık 11.yılını yaşıyoruz. Bu seneler içinde Azerbaycan büyük tarihi yol katetmiş, büyük sınavlardan geçmiştir. Fakat kendi bağımsızlığını, özgürlüğünü, egemenliğini gözü gibi koruyup sürdürmuştür. Bu bizim tüm ulusumuzun, Azerbaycan halkının en büyük başarılarından birisidir. Bu seneler boyunca Azerbaycan`da kendi ulusal devletimizi - demokratik, laik hukuk devletini kurduk. Devletimizin bütün kurumlarını oluşturduk. Devletimizin varlığını sürdürmesi, ülkemizin yönetimi için gerekli olan yasaları, kararları kabul ettik, kararnameler çıkardık. Şimdi Azerbaycan`ın bağımsız devlet olarak, dünyanın bütün öncü devletlerinde olduğu gibi devletin yönetimi açısından gerekli olan mekanizması mevcuttur, yasaları mevcuttur.

Biz hukuk devleti kurduk. Bu şu demek oluyor, devletimiz hukuka uygun olarak yönetiliyor. Biz demokratik devlet kurduk. Bu şu demek, Azerbaycan`ın her yerinde demokratik ilkeler yerleşiklik kazanmıştır. Bu şu demek, insanlar tamamen özgürler, bağımsızlar. İnsanlara tüm özgürlükler tanınmıştır. İfade özgürlüğü, vicdan özgürlüğü, düşünce özgürlüğü hepsi sağlanmıştır.

Azerbaycan laik bir devlettir. Demek ki, tarihi, ulusal değerlerin yanı sıra, manevi değerlerin yanı sıra Azerbaycan tüm insanlara özgü beşeri değerlerden yararlanıyor ve onları benimseyerek ülkemizi dünyanın gelişmiş devletlerinin düzeyine ulaştırmak yolunda ilerliyor.

Azerbaycan devletinin en büyük dayanağı, onun sütunu Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri`dir. Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri`ni oluşturan bütün askeri kuruluşlardır. Onların arasında ilk sırada Azerbaycan Ordusu yer almaktadır. Azerbaycan`ın bağımsızlığının en değerli kazanımlarından biri Azerbaycan`ın ulusal ordusunun kurulması, oluşturulması ve onun çağdaş koşullara uygun olarak yapılandırılmasıdır. Eğer her devlet kendi devlet yapısını pekiştirmek istiyorsa onun güçlü ordusu olmalı. Biz bugün büyük gururla söyleyebiliriz ki, tarihsel yönden çok kısa bir zaman zarfında Azerbaycan`da güçlü ulusal ordu kurulmuştur. Bu ordunun bir bölümü de burada, Azerbaycan`ın ayrılmaz bir parçası olan Nahçıvan`da konuşlanmıştır. Nahçıvan`daki askeri kıtaların biri de sizsiniz ve bugün biz sizinle buluşuyoruz.

Biliyorum, burada kısa sürede askeri tesis kurmak, büyük bir askeri kıtanın Azerbaycan sınırlarının korunmasını sağlamak kolay bir iş değil. Bu zor, ağır bir iştir. Fakat biz bunun üstesinden gelmişiz. Azerbaycan Savunma Bakanlığı ve Azerbaycan ordusunun Nahçıvan`da konuşlanan askeri kıtası, Nahçıvan Otonom Cumhuriyeti yönetimi- hepsi ortaklaşa burada bu güzel askeri tesisi kurmuşlar.

Ben buraya gelirken sizin yetkinizde bulunan savaş teknolojisinin, silah ve mühimmatın küçük bir bölümünü gördüm. Bunlar beni sevindirdi. Sevinç verici olay şu ki, askeri kıtanın gerekli miktarda savaş araçları, silah ve mühimmatı bulunuyor. Bir de şu nedenle sevindim, bu tekniği, bu silah ve mühimmatı kullanma ve onların yardımıyla düşmana darbeler indirme yeteneğine sahip subaylarımız, uzmanlarımız, askerlerimiz bulunuyor.

Askeri hizmet çok büyük özveri istiyor, cefa istiyor. Ülkemizin her genci, Azerbaycan halkına, ulusuna mensup her genç kendi onurlu görevini mutlaka yerine getirmelidir, orduda hizmet etmelidir. Orduda hizmet görüp, sonra terhis edilen genç bizim toplumda da, yaşamımızın bütün alanlarında da en değerli insan olarak görülmektedir. Bazen ben farklı görevler için öne sürülen adayların belgelerini incelediğimde, nerede eğitim aldıklarını, çalıştıklarını incelediğimde öncelikli olarak dikkat ettiğim konu askerlik hizmetini yapmış olup olmamasıdır.

Bunu hem siz, hem de bütün gençlerimiz de bilsinler istiyorum. Askerlik hizmetini yapan, kendi vatandaşlık ödevini yerine getiren genç bizim devlette, benim başkanlığını yaptığım devlette en saygın kişidir. Kadro için bana 2-3 kişiyi önerdikleri zaman ben bakıyorum, askerlik hizmetini yapmış, vatandaşlık ödevini yerine getirmiş kişiye öncelik tanıyorum. O, benim için obürlerinden daha değerli. Bu, benim kişisel özelliğimdir. Ben bunu size söylüyorum. Fakat bu, sadece kişisel özellik değildir, bu, devlet yapısı gereği ortaya çıkan bir özelliktir.

Gençler burada askeri hizmetlerini yapıyorlar. Burada güneş de var- ki çok yakıcı bir güneş- dağlar da var, bazen onlara vuran güneş ışınları yansıyarak daha sıcak olmasına neden oluyor. Ama bu dağların başı karla kaplı, görüyorsunuz, o da burayı serin kılıyor. Buranın iklimi çok güzel. Bu güzel yerde görev yapmak, tabii ki, hiç kimse için büyük zorluk çıkaramaz.

Ben bugün burada sizinle yaptığım görüşmeden yararlanarak şu düşünceleri sadece size değil, bütün Azerbaycan ordusuna söylüyorum. Ben bir takım bilgiler edindim, kısa bir süre içinde burada güzel bir yemekhane yapılmıştır, kışla yapılmıştır, sağlık ocağı bulunmaktadır. Şu durumda burada askerlik hizmetini yapmak için bütün koşullar sağlanmıştır. Bir kez daha söylüyorum, bu tesisi kısa sürede yaptıkları için, ben herkese, özellikle Nahçıvan Otonom Cumhuriyeti Yönetimi`ne ve Yüksek Parlamento Başkanı Vasif Talıbov`a teşekkürlerimi sunarım.

İki sene içinde yapılmış olan bu tesisin örneğinde Azerbaycan ordusunun kısa bir sürede ne kadar geliştiği ve hangi durumda olduğuna ilişkin bir izlenim edinmek mümkün. Azerbaycan`da devletine, ulusuna, halkına karşı olumsuz bir tutum içinde olan kişiler, yahut bazı gruplar mevcut, hatta çeşitli siyasal örgütler de bulunmaktalar, onlar iktidarı eleştiriyorlar. Eleştirilmek bizi rahatsız etmiyor. Nitekim ben de eleştiriyorum. Düşünüyorum ki, bizi de eleştirmeliler. Zira her şeyi ne biz tam tamına yerine getirebiliriz, ne de ötekileri. Eğer sağlıklı bir eleştiri söz konusuysa, bu, bize, birbirimize yardım demek. Fakat bazı kimseler eleştirmiyorlar, sadece yalanlar, uyduruk sözler, kuruntular yayıyorlar, bazen iftiralarda bulunuyorlar. Ayrı ayrı kişilere yönelik suçlamalar olabilir. Gerçi bu da ahlak dışıdır. İftira da atılabilir, yalan da söylenebilir, bunların hepsi ahlaka aykırıdır. Fakat sen bu ülkede yaşıyorsun, bu devletin sağladığı sosyo politik ortamda huzur içinde yaşıyorsun, sadece yaşamakla kalmıyorsun, yaşam düzeyin de çok yüksek, ancak hiçbir bilgi sahibi olmaksızın kalkıp, Azerbaycan Ordusu zayıf, orduda şu yok, bu yok, bize güçlü Azerbaycan ordusu gerekiyor diyorsun. Ben o kişilere bugün de soruyorum. Onların Azerbaycan ordusundan, onun bugünkü durumundan hiç olmazsa, yüzde bir bile haberleri var mı? Yok işte ve bilgi de edinmek, öğrenmek de istemiyorlar. Zira şu durumda onlar için bu yalanları söylemek, belki de, bir az zor olacaktır. Belki o zaman, eğer vicdanları varsa, o vicdan onları yalan söylemekten kaçındırır. Hayır, onlar bilmek istemiyorlar ve bizim orduya iftira atıyorlar. Tekrar söylüyorum, herhangi bir kişiye kara çalmak mümkün, ama bağımsız Azerbaycan devletinin savunma gücünü sağlayan, onun temel sütunlarından birisi olan orduya iftira atmak bir cinayet. Onlara cevap olarak, ben bugün söylüyorum - Azerbaycan`ın çağdaş koşullara uygun güçlü, kudretli bir ordusu bulunmaktadır.

Fakat bu da son değil. Biz ordumuzu daha da güçlendirmeliyiz. Onu daha fazla çağdaş silahlarla donatmalıyız. Ordumuzun subay kolordusu kendi profesyonelliğini daha da artırmalıdır. Başka işler de yapmalıdır. Ben Azerbaycan Savunma Bakanlığı`nı şu hedefler konusunda görevlendiriyorum, Savunma Bakanı Korgeneral Sefer Ebiyev`i görevlendiriyorum ve ondan taleplerde bulunuyorum. Bugün benim belirlediğim şu görevler tutarlı bir biçimde yerine getirilsin istiyorum. Fakat bugün ben bizim ordumuzu, onun düzeyini, onun savaş gücünü yüksek olarak değerlendiriyorum ve Azerbaycan Savunma Bakanlığı yetkililerinin, bizzat Korgeneral Sefer Ebiyev`in faaliyetini takdir ediyorum.

Benim aktardığım şu kelimeler Azerbaycan Ordusu`nun bütün kıtaları ile ilgilidir. Ben bugün bu açıklamaları yaparken ordumuzu savunuyorum, generallerimizi savunuyorum, subaylarımızı savunuyorum. Ama aynı zamanda düşünüyorum ki, benim bu söylediklerim onlarda çok büyük coşku ve heyecan yaratacak, onlar daha büyük güvenle çalışacaklar, çalışmalarında olan kusurları giderecekler ve her zaman benim verdiğim, Cumhurbaşkanı`nın, Başkomutan`ın verdiği bu değerlere layık olacaklar.

Ben her devletin kendi devlet düzenini sağlaması için güçlü orduya sahip olması gerektiğini kaydettim. Bu, bizim için özellikle gereklidir. Zira biliyorsunuz, Ermenistan Silahlı Kuvvetleri bir zamanlar Azerbaycan topraklarının %20`sini işgal etmişler ve işgal ettikleri topraklardan bir milyondan fazla yurttaşımız zorla göç ettirilmiş, şu an çadırlarda yaşıyorlar.

Biz 1994 yılı Mayıs ayında savaşı durdurduk ve sorunun barışçıl yoldan çözüme kavuşturulması sürecine girdik. Biz o dönemden bu yana bu süreçte etkin yer alıyoruz. Yani bu, ilk önce bizim için gereklidir ve bütün uluslararası kuruluşların, dünyanın büyük devletlerinin olanaklarını değerlendirmeye çalışıyoruz. AGİT Minsk Grubu- Rusya, Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa`nın başkanlığını yaptığı Minsk Grubu ile de sıkı işbirliği içindeyiz ve ileride de işbirliği yapacağız. Umuyorum ki, biz Ermenisatn-Azerbaycan anlaşmazlığını barış yoluyla çözeceğiz. İşgal altındaki topraklar kurtarılacak, Azerbaycan`ın toprak bütünlüğü sağlanacak ve yerinden, yurdundan göçe zorlanan yurttaşlarımız kendi yerlerine, yurtlarına geri dönecekler. Fakat bu barış görüşmelerini yaparken, biz hep kendi askeri potansiyelimizi, savunma potansiyelimizi geliştirmeliyiz. Bizim ordumuz ne kadar güçlü olursa, yaptığımız görüşmelerde bir o kadar başarılı oluruz. Ben inanıyorum ki, bizim ordumuz bugüne kadar güçlendiği gibi, bundan böyle de her geçen gün güçlenecektir.

Ama burada her asker, her subay, her general şunu bilmeli ki, o, kendini askerlik mesleğine adıyor. Askerlik mesleği ise vatanı, toprağı korumaktır. Vatanı, toprağı korumak için ise güçlü olman ve eğer bir kimse senin toprağına, vatanına tecavüzde bulunuyor ise, ona uygun cevabı verebilmen, ezici darbeler indirebilmen gerek. Ben inanıyorum ki, Azerbaycan Ordusu güçlenerek öyle bir düzeye ulaşacaktır ki, gerektiği anda o, Azerbaycan`a saldırıda bulunacak olan her düşmana darbe indirecek ve zafer kazanacaktır. Siz hepiniz, gerektiği takdirde, Başkumandan`ın böyle bir emri için hazır olmalısınız ve bu emri onurla yerine getirmelisiniz.

Nahçıvan`da bulunan askeri kıtaların görevleri ötekilerinden farklılık göstermektedir. Eğer Karabağ bölgesinde Azerbaycan Ordusu ateşkes ilan edildikten sonra Ermenistan ordusu ile karşı karşıya gelip topraklarımızı koruyor ise, Ermeni ordusu Azerbaycan`ın işgal altındaki topraklarında konuşlanıyor ise, burada, Nahçıvan`da Azerbaycan`ın Ermenistan`la 260 kilometre uzunluğunda sınırı bulunmaktadır. Bu sınırı siz koruyorsunuz. Azerbaycan Ordusu`nun buradaki kıtaları koruyorlar.

Azerbaycan`da sınır koruma ekipleri özel görev üstlenmiş bulunmaktalar. Komşu, dost İran ve Türkiye ile sınırları koruyorlar, çünkü bunların da korunması gerekir. Elbette, onların her ikisi de bize dost ülkedir. Biz onlarla işbirliği yapıyoruz. Fakat uluslararası terörizm, uyuşturucu maddelerin taşınması, silah ticareti, kaçakçılık ve benzeri durumlar hem İran ve Türkiye`yi tedirgin ediyor, hem de bizi tedirgin ediyor. Bu yüzden de bizim Nahçıvan sınır birliğinin bu işlerle ciddi olarak ilgilenmesi gerekir.

Şimdi uluslararası terör tüm dünya için, insanlık için en tehlikli etmendir. Geçen yıl 11 Eylül`de Amerika Birleşik Develtleri`nde yaşanan dehşet verici terör olayı bizim hepimizi öfkelendirmiştir. Azerbaycan devleti uluslararası teröre karşı mücadelede Amerika Birleşik Develtleri ile aynı birlikte, aynı koalisyonda olduğunu hemen beyan etti. Biz o dönemden bu yana üstümüze düşen görevleri yerine getiriyoruz. Afganistan`da yaşanan süreçlerin önüne geçmek amacıyla NATO güçlerinin söz konusu bölgeye gönderilmesi ve öteki faaliyetlerde biz kendi hizmetlerimizi sunuyoruz ve bundan sonra da sunacağız.

Ama uluslararası terörle mücadele henüz bitmemiştir. Mücadele devam ediyor ve bir zamanlar Ermenistan topraklarında da farklı terörist gruplar faaliyette bulunmuşlar. Bazı bilgilere göre, işgal edilmiş topraklarda onlar kendi faaliyetlerini sürdürüyorlar, her halde, uyuşturucu maddelerin taşınması ve bu tür çeşitli yasadışı işler yapıyorlar. Buna ilişkin bilgiler bulunmaktadır. Bu nedenle de Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri`nin bir bölümü burada 260 kilometre uzunluğundaki sınırı korumalıdır ve sınırın herhangi bir yerinde bizim toprağımıza tecavüzde bulunacak olan kimselere her an uygun cevap verilmelidir.

Ermenistan ile Azerbaycan arasında barışın sağlanması için Minsk Grubunun şimdi aracılığıyla görüşmeler yapılmaktadır. Cumhurbaşkanları temsilcileri bir ay önce Prag`da buluşmuşlar. Pek yakında Ermenstan ve Azerbaycan cumhurbaşakanlarınn görüşmesi de gerçekleşebilir. Bunlar hepsi sorunun barış yoluyla çözümü içindir. Bugün bir kez daha beyan ediyorum: Azerbaycan Cumhurbaşkanı olarak ben meselenin barışçıl yoldan çözüme kavuşturulması için bundan böyle de bütün olanaklarımı kullanacağım. Benim amacım barışı sağlamak ve Azerbaycan`ı bu durumdan kurtarmaktır. Onun için de Azerbaycan Ordusunun her geçen gün güçlenmesi, kuvvetlenmesi gerekir.

Düşünüyorum ki, Nahçıvan Otonom Cumhuriyeti`nin topraklarında konuşlanan askeri kıtalar kendi üzerlerine düşen görevi gereğince yerine getiriyorlar. Burada beni sevindiren şu, askeri kıta kumandanlığı ile Nahçıvan Otonom Cumhuriyeti yönetimi arasında çok etkili ilişkiler oluşmuştur. Bana, buradaki kışlaların ve bazı öteki binaların sadece Nahçıvan Otonom Cumhuriyeti`nin kendi olanakları ile, yani onun finansmanı ile yapıldığını söylediler. Nahçıvan Otonom Cumhuriyeti`nde olan bu etkili ilişkiler, hükümet organlarınca, devlet makamlarınca orduya gösterilen ilgi örnek olarak öteki bölgelerde de benimsenmelidir diye düşünüyorum.

Elde ettiğiniz başarılar nedeniyle sizi bir kez daha kutluyorum. Yeni yapılmış bu tesise başarılar diliyorum. Sanıyorum, bir süre sonra ben Nahçıvan`a bir dahaki ziyaretimde burayı daha ferah göreceğim. Tüm bunlar burada görev yapan askerler içindir, savaşçılarımız içindir, bizim evlatlarımız içindir. Bizim evlatlarımız askerlik hizmetini onurlu bir görev olarak benimsemeliler. Fakat bu görevleri yerine getirmek için biz hepimiz birlikte onlara çağdaş ordu düzeyine uygun bir ortam sağlamalıyız. Allah`a şükürler olsun ki, burada bu ortam sağlanmıştır.

Sizi birkez daha kutluyorum. Sizinle bir arada bulunmaktan çok memnunum. Azerbaycan askerine, Azerbaycan Ordusuna yeni başarılar diliyorum. Teşekkür ederim.