Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in, Fransa Dışişleri Bakanı Hervé de Charette onuruna verilen resepsiyonda konuşması- Gülistan Sarayı, 11 Ekim 1996

 Sayın Bakan, sayın konuklar, Bayanlar ve Baylar!

Bugün biz Azerbaycan\'da Fransa Dışişleri Bakanı Sayın Hervé de Charette ve beraberindeki heyeti ağırlıyoruz. Fransız Dışişleri Bakanı’nın ilk Azerbaycan ziyareti Fransa-Azerbaycn ilişkilerinde önemli bir olaydır ve biz bunu göz önünde bulundurarak bu geziye büyük önem veriyoruz.

Azerbaycan ve Fransa arasındaki ilişkilerin kısa ama iyi bir geçmişi vardır ve bu,  Azerbaycan’ın bağımsızlığını kazanmasıyla başlamaktadır. Eski dönemlerde Fransa ve Azerbaycan arasındaki köklü geçmişi de bugün konuşmak mümkündür. Ancak uluslararası ilişkilerimiz Azerbaycan bağımsızlığını ilan ettiği tarihten başlar. Fransa’nın Azerbaycan\'ın bağımsızlığını hemen  tanıdığını ve diplomatik ilişki kurduğunu memnunlukla belirtmek isterim.

1992 yılı başlarında, yani ülkelerimiz arasında diplomatik ilişklerin kurulduktan sonra Fransa, kısa sürede Azerbaycan\'da büyükelçilik açtı. Bu durum Fransa’nın Azerbaycan\'ın bağımsızlığını tanımak suretiyle  ülkemizle ilişkilerinin gelişmesine hep büyük önem verdiğini gösteren yeterince inandırıcı bir kanıttır. Belki başlangıçta ilişkilerimiz yeteri kadar geliştirilmemiş olabilir. Buna rağmen, ülkelerimiz arasında diplomatik ilişkilerin kurulması sonucu geçtiğimiz yıllarda elde edilen herşey, oldukça büyük takdiri hakediyor.

Bağımsızlığını ilan ettiği dönemde Azerbaycan’ın Ermenistan ile silahlı ihtilaf içinde bulunması ve Fransa\'nın Ermenistan ile çok yakın ilişkiler, dostluk kurmasına ilişkin söylenen sözler ülkemizde Azerbaycan ve  Fransa’nın yoğun dostluk ve işbirliği kuramayacağı yönünde bir izlenim uyandırdı. Fakat bu düşünce yanlış ve asılsızdır. İlişkilerimizin kurulması ve istikrarlı bir şekilde gelişmesinin ardından geçen dönem bunu kanıtladı.

Üç sene önce ben Azerbaycan Cumhurbaşkanı seçildikten sonra ilk yurtdışı ziyaretimi Fransa Cumhurbaşkanı, merhum François Mitterrand’ın davetlisi olarak bu ülkeye yaptım. Bu, Aralık 1993’te oldu. O dönemde biz cumhurbaşkanının yanı sıra, dışişleri bakanı, Senato ve parlamentoda çok verimli ve son derece kapsamlı görüşmeler yaptık, en önemlisi çok mühim uluslararası belgeler imzaladık.

Geçtiğimiz yıllarda Fransa ve  Azerbaycan arasında ilişkiler sürekli gelişti ve genişledi. Bugün Sayın Bakan ile görüşmelerde bu ilişkilerin iyi bir seviyeye ulaştığı konusunda aynı görüşü  paylaştık. Bunun yanı sıra biz ilişkilerimizin derinleşmesi ve genişlemesi için bir takım olanakların bulunduğu kanısına da vardık. Ne var ki bu Fransa ve Azerbaycan\'ın çıkarlarına tamamen uygundur.

Bir kez daha belirtmek isterim ki, Azerbaycan, Fransa ile ilişkilerin pekişmesini istiyor ve işbirliğimizin tüm alanlara yayılması için bundan sonra da herşeyi yapacaktır. Tabiatıyla biz ekonomik, siyasi çıkarlara, kültür, bilim ve eğitimin geliştirilmesi konularına öncelik veriyoruz.
 
Fransa, zengin tarihe, kültür ve geleneklere sahip olan bir ülkedir. Azerbaycan\'da çoğu kişi Fransa’nın tarihini, yazarlarının eserlerini, kültür adamlarını, ayrıca dünya uygarlığına yaptığı büyük katkıyı iyi biliyor. Biz demokrasi ilkelerinin, keza demokratik devlet yapısının uygulanmasında Fransa\'nın hizmetlerini de çok takdir ediyoruz. Seçkin  Fransız düşünürleri Jean Jacques Rousseau, Montesquie, Diderot bu ilkelerin alt yapısını hazırladı, ardından Fransa\'nın devlet ve siyaset adamlarının yeni kuşakları bunları geliştirdiler. Günümüzde bu ilkeler demokratik gelişme yolunu seçmiş devletler için demokratik prensiplerin hazırlanması ve uygulanması konusunda bir altyapıyı oluşturmaktadır. Biz Azerbaycan\'da demokratik, laik, uygar devlet kurarak, uluslararası tecrübeden, keza Fransa\'nın tecrübesinden yararlanıyoruz. Fransa devlet geleneğinin, demokrasisinin tarihi yolunu ve doğal olarak, bu ülkenin bugünkü gerçeklerine başvuruyoruz. Geçen yıl biz bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti\'nin ilk Anayasasını kabul ettik. Bunun taslağını hazırlarken bizzat ben kendim modern Fransız Anayasasına, geçtiğimiz onyıllar boyunca Fransa\'daki anayasa geleneğine, anayasal düzene defalarca kez başvurdum. Azerbaycan\'da değil şimdi, onyıllar öncesinde bile Fransa kavramı her zaman yüksek medeniyet, eğitim ve uygarlığı çağdaştırmıştır. Bütün bunlar Azerbaycanlıların bir çok kuşaklarına Fransa tarihine, kültürüne, kültürel ve manevi değerlerine saygı hislerinı telkin etmiştir. Günümüzde Fransa Cumhuriyeti zengin tarihi geleneklerinden yararlanarak, atalarının belirlediği yolda kararlılıkla ilerliyor ve kendi ülkesini Dünya Birliği\'nde layıkıyla temsil ediyor.

Azerbaycan, genç bağımsız bir devlettir. Tarihi geçmişimizi göz önüne alarak biz bağımsızlığın tarihsel açıdan çok değerli bir başarı olduğunu düşünüyoruz. Bugün fırsattan yararlanarak Azerbaycan\'ın bağımsızlığının geri dönülmez bir süreç içinde olduğunu ve bağımsızlığımızın, ulusal özgürlüğümüzün bozulmasına asla izin vermeyeceğimizi belirtmek isterim. Bağımsızlık duygusu bize bilhassa yakın ve değerlidir. Bu arada Fransızların bağımsızlıkalrına hep değer verdiklerini, tüm dönemlerde bağımsızlıklarını sağlam bir şekilde savunduklarını söyleyebiliriz.  Ve şimdi, İkinci Dünya Savaşından sonra,  Avrupa\'da, tüm dünyada bazı süreçlerin yaşandığı dönemde de Fransa özgürlüğünü, bağımsızlığını korudu ve korumaktadır. Bu, bizim için net ve değerli bir örnek teşkil ediyor. Biz kendi bağımsızlığımızı daha da pekiştirmeye çalışarak dünyanın tüm ülkeleri ile samimi, temiz, onurlu ilişkiler kuruyor ve karşılıklı yarara ümit ediyoruz. Hiç kuşkum yok ki, Fransa ve  Azerbaycan arasında, halklarımız arasında devletlerarası ilişkiler her zaman manevi temizliği, içtenliği, açıklığı, evrensel değerlere ve demokratik ilkelere bağlılığı ile dikkat çekecektir.

Azerbaycan\'ın önünde çok karmaşık sorunlar bulunuyor, biz bunları başarılı bir şekilde gidermeye çalışıyoruz. Ermenistan-Azerbaycan sorunu, uluslararası nitelikte bir soruna dönüşmüştür. Bu ihtilaf sonucu Ermeni silahlı birlikleri Azerbaycan topraklarının yüzde 20\'sini işgal etmişler. Azerbaycan\'ın toprak bütünlüğü bozulmuş, bir milyonu aşkın vatandaşımız kendi öz yurdundan edilmiştir. Onlar çok zorlu koşullarda yaşıyor, çoğu kişi çadırlarda barınıyor. Büyük kayıplara, Azerbaycan\'ın çok büyük manevi ve maddi zarara uğramasına rağmen, biz Ermenistan-Azerbaycan sorununun barış yoluyla giderilmesi, bölgemizde kalıcı barışın sağlanması yaklaşımını savunuyoruz. Sorunun barışçı yoldan giderilmesi yalnız meşru ilkeler, uluslararası hukuk normları uygulandığı takdirde mümkün olabilir. Ve bu Azerbaycan\'ın toprak bütünlüğünün yeniden sağlanması, işgal altındaki toprakların boşaltılması, mültecilerin kendi yerlerine geri dönmesi, Dağlık Karabağ\'da Ermeni nüfusa güvenlik garantisinin ve en geniş özerklik statüsünün tanınması demektir.

Bizim temel aldığımız barışçı çözüm ilkeleri uluslararası alanda meşru kılınan ilkelerdir. Bunlar AGİT ilkeleridir, bugün Sayın bakanın bildirisinden öğrendiğim gibi, Fransa Cumhuriyeti’nin de kılavuz edindiği ilkelerdir. Biz Ermenistan ve Azerbaycan arasında sorunu barış yoluyla giderecek, bölgemizde, Kafkasya\'da barışı sağlayacağız. Biz çatışmalara, bölücülüğe, terörizme, her türlü saldırıya karşıyız. Bugün biz bu konularda görüş alışverişi yaptık ve bir çok konuda karşılıklı anlayış ve görüşlerin uyumlu olduğu saptandı. Umarım, biz Azerbaycan\'ın, tüm bölgenin bu sorunlarının çözümünde bundan sonra da Fransa Cumhuriyeti’nin desteğini alacağız.

Sanırım, dışişleri bakanı, Fransa parlamentosu ve Senato üyelerinin de yer aldığı kalabalık üst düzey bir heyetin Azerbaycan\'ı ziyareti ülkelerimiz arasında dostluk ilişkilerinin daha da gelişmesine, işbirliğinin güçlenmesine katkı sağlayacaktır. Bizim bu konuşmaları, görüşmeleri Fransa\'da da sürdürme fırsatımızın olacağına inanıyorum. Ben Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac\'ın dâvetini mutlaka değerlendirecek ve Paris\'i ziyaret edeceğim. Ben bu davete çok değer veriyorum ve bunu Azerbaycan\'a, Fransa-Azerbaycan ilişkilerine ilginin bir göstergesi olarak değerlendiriyorum. Biz Fransa ile dostluk ve işbirliğini içtenlikle destekliyoruz.

Fransa Cumhuriyeti\'nin şerefine, Fransa halkının şerefine, Fransa devletinin şerefine kadeh kaldırmayı teklif ediyorum. Fransa Cumhurbaşkanı Sayın Jacques Chirac\'ın şerefine! Fransa Dışişleri Bakanı Sayın Herve de Charette’nin şerefine, eşinin şerefine! Fransa heyet üyelerinin şerefine, Fransa Parlamentosu ve Senatosu\'nun şerefine! Burada bulunan Fransa yasama organı temsilcilerinin şerefine! Fransızların şerefine, Fransa\'nın şerefine! Şerefe!