Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in, “Kuzey” DİES’de yeni enerji ünitesinin temel atma töreninde konuşması - 19 Aralık 2000

Değerli dostlar!

Sayın Bayanlar ve Baylar!

Sayın konuklar!

Bugün biz hepimiz bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti\'nin yaşamında tarihi bir olaya tanık oluyoruz. Söz konusu olay burada – Şüvelan’da birkaç onyıl önce yapılmış olan elektrik santralinin yerine yeni bir enerji ünitesinin inşasının başlanması ile ilgilidir. Burada bir zamanlar, 1950 yıllarında ve nihayet, 1960\'li yılların başında Azerbaycan\'ın elektrik enerjisi ihtiyacının karşılanması için “Kuzey” Elektrik Santrali inşa edilmiştir. Bu santral, on yıllarca Azerbaycan halkına, ülkemizin ekonomisine hizmet etti ve ne kadar eskimiş olsa da bugün yine çalışıyor, iyi kötü  hizmetini sürdürüyor. Bu, Azerbaycan\'ın ilk elektrik santrallerinden biridir. Ancak o yıllardan sonra cumhuriyetimizde elektrik enerjisi üretimi için çok çalışmalar yapıldı, birçok elektrik santrali inşa edildi ve hizmete girdi, Mingeçevir Hidroelektrik Santrali, Kura Nehri üzerindeki diğer elektrik santralleri, Mingeçevir’de çok sayıda ünite ve büyük kurulu güce sahip olan Devlet İlçe Elektrik Santrali inşa edildi.

Bilindiği üzere, çağdaş hayatta elektrik enerjisinin rolü pahabiçilmezdir. Eğer 50-60 yıl öncesini hatırlarsanız, o dönemde elektrik enerjisi kullananların sayısı oldukça azdı. Azerbaycan\'ın birçok bölgesine elektrik enerjisi sağlanmıyordu. Ülkemizin sanayi tesisleri belli bir ölçüde elektrik enerjisi kullanıyorlardı. Bakü\'de insanların ihtiyacı iyi kötü karşılanıyordu. Ancak Bakü dışında yaşayan insanlar, yineliyorum, elektrik enerjisinin ne olduğunu pek bilmez veya çok az kullanırlardı.

Hayat çok hızlı gelişiyordu. Elektrik enerjisi hem ekonominin - sanayinin, tarımın, hem de insanların hayatına, günlük yaşamının tüm alanlarına dahil oldu. Çünkü sürekli gelişme gösteren bilimsel, teknik ilerlemeler bunu emrediyordu.

Bu anlamda Azerbaycan\'da da o yıllarda çok çalışmalar yapıldı. Bugün biz bağımsız Azerbaycan devletinde hür, özgür yaşayarak şunu gururla söyleyebiliriz: Sovyet iktidarı yıllarında Azerbaycan hükümeti ve devleti o günlerin ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmalar yapmakla kalmadı, ülkemizin geleceğini de düşündüler. İleride bağımsız bir devlet olarak cumhuriyetimizin ekonomik gücünü ve insanlara bir yaşam düzenini sağlama konusunu dikkate aldılar.

Bu çalışmaların büyük bir bölümüne bizzat  katıldığım için ve o yıllarda - 1970-80\'li yıllarda Azerbaycan başkanlığını yürüttüğüm sırada ülkemizin bağımsız olarak elektrik enerjisi üretimini sağladığım için mutluyum. Belki bunun derinliğini anlayan kişiler pek fazla değildir. Çünkü insanlar hayatta yeni şeylere çabuk alışır, ancak bunların nerede ve nasıl icat edildiğini, nasıl çalıştığını pek sorgulamazlar. Örneğin, insan evine buzdolabı alır, ama bu buzdolabının nasıl yapıldığını hiç bilmez. Bu buzdolabının, keza her  ailede ve evde kullanılan diğer ev aletlerinin nasıl çalışacağının farkına bile varmaz. Bu alanda faaliyet gösteren kişler, uzmanlar, devlet işinde çalışan kişiler dünyada, aynı şekilde her ülkede, keza Azerbaycan\'da yaşamın tüm alanları için elektrik enerjisinin ne kadar önemli olduğunu tabii ki, iyi bilirler.

O yıllarda - Sovyet iktidarı yıllarında, SSCB sınırları içinde yaşadığımız dönemde birliğin çeşitli yerlerinde büyük elektrik santralleri vardı. Hatta 1960\'lı yıllarda ülkede nükleer santrallerin yapımına başlandı. Genel olarak, o zaman elektriklendirme planı Sovyet hükümetinin en temel sloganlarından biri idi. Ülkenin elektriklendirilmesi planı yaygın bir şekilde uygulanıyordu. Moskova\'da bu meseleleri düzenleyen kişiler tek bir ülke olduğu için yeni elektrik santrallerinin nerede inşa edileceği konusuna pek kafa yormazalrdı. Zira tek bir elektrik enerjisi şebekesi vardı. Bu şebeke üzerinden ülkenin her yerine elektrik enerjisi dağıtılıyordu.

Biz o yıllarda tüm bu olanakları değerlendirerek, bununla birlikte her cumhuriyetin – ki ileride bağımsız bir devlet olabeceğini hesaba katıyorduk  - kendi ihtiyacını sağlayacak ekonomik potansiyele sahip olması gerektiğini düşünüyoduk. Bu ekonomik gizilgücün içinde son derece önemli bir yer işgal eden  elektrik enerjisi üreten tesislerin yapılması gerekirdi. Bu nedenle o yıllarda Moskova\'nın tepkisine, bu çalışmamıza karşı koyan güçlerin çok etkili olmasına rağmen, biz Azerbaycan\'ın enerji bağımsızlığını sağlamak, yani elektrik enerjisinde dışa bağımlılıktan kurtarmak için cumhuriyetimizde büyük potansiyele sahip elektrik santralleri kurmaya başladık, bunu da başardık. Eğer o yıllarda biz bunu yapmasaydık, şimdi Azerbaycan\'ın elektrik enerjisi ihtiyacının karşılanması konusunda, burada anlatıldığı üzere, bize komşu olan diğer Güney Kafkasya ülkelerindeki gibi çok sıkıntı yaşardı. Ermenistan\'da bir zamanlar nükleer santral inşa ettiler. Bunun sayesinde Ermenistan, şimdi belli bir oranda elektrik enerjisi üretiyor.

Gürcistan\'da o zaman bu işi yapmadılar. Bu nedenle Gürcistan, günümüzde elektrik enerjisi krizi yaşıyor. Ama biz Azerbaycan\'da sağduyulu davranarak bu işleri yaptık ve ülkemizin hem ekonomisini, hem insanların yaşamını, hem sanayinin ihtiyacını karşılamak için yeterli miktarda elektrik enerjisi üreten tesisler kurmayı başardık. Ancak bu tesislerin bazıları eskimiştir, onarım, tadilat ve modernizasyona ihtiyacı vardır. Onlar eski teknolojiyi kullanıyorlar.

Örneğin, buradaki kombine çevrim ünitesine bakalım. Eğer bu ünitenin 1960\'lı yılların başlarında işletmeye alındığını, o zamandan bu yana, aşağı yukarı bu 40 yıl zarfında bilimsel ve teknik gelişmelerin dünyaya neler kazandırdığını dikkate alırsak, bu donatımın çağdaş  ihtiyaçlara cevap vermediği anlaşılır. İşte bu yüzden söz konusu donatım şimdi tam kapasite çalışamıyor, çalışamaz zaten. Mamafih faaliyetini sürdürüyor, yine belli bir düzeyde elektrik enerjisi üretiyor.

Mingeçevir’de kurduğumuz büyük Devlet İlçe Elektrik Santrali, hidroelektrik santral, Kura nehri üzerindeki diğer elektrik santralleri, Ali Bayramlı’da bulunan elektrik santrali - bunların hepsi Azerbaycan\'ın elektrik enerjisi ihtiyacının sağlanmasında özel bir rol oynamıştır ve bugün de oynamaktadır. Ancak hayat gelişiyrr, elektrik enerjisine ihtiyaç artıyor. Dolayısıyla biz aynı yerde duramayız. Her şeyi geliştirmek gerekir. Özellikle elektrik enerjisi sistemini geliştirmek gerekir.

Azerbaycan, bağımsızlığını kazandıktan sonra biz cumhuriyetimizin elektrik enerjisi ihtiyacını yalnız SSCB yönetiminde bulunduğumuz sırada yaptğımız elektrik santarlleri sayesinde karşılayabiliyorduk. Ancak, yine söylüyorum, bunların bir kısmı eskiyor, güç kaybediyor. Bu alanı geliştirmek gerekir. Bu sebeple de biz Azerbaycan\'ın bağımsızlık döneminde  işte bu önemli çalışmayı bağımsız bir devlet olarak yaşama geçirmeyi temel görevimiz olarak belledik. İşte bu yüzden de biz Dünya Bankası\'ndan, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası\'ndan kredi alarak Yenikent Hidroelektrik Santralini kurduk. İşte bu yüzden biz Avrupa ülkelerinden – Almanya ve  İsviçre\'den kredi temin ederek bu ülkelerin modern ekipmanlarını kullanarak Hatai İlçesi’nde bulunan  1 nolu  Bakü Termik Santrali’nin birinci bölümünü işletmeye aldık. Aynı santral hem elektrik enerjisi, hem de evlerin ısıtılması için ısı enerjisi üretiyor. Ne var ki  bazen tam kapasite  çalışmıyor, ancak çalışacaktır.

Nihayet, bizim en büyük projemiz \"Kuzey\" Devlet İlçe Elektrik santralinin yerine yeni, modern bir elektrik santralinin inşa edilmesidir. Biz bunu istiyorduk, ancak bu projeyi gerçekleştirmek çok güçtü. Bu yüzden çıkar yolları arıyorduk. Bu yolları Japonya\'da bulduk. Burada demin belirtildiği üzere, Japonya hükümeti ile görüşmeler yapıyoruz. Japonya hükümetinin daveti üzerine ben Şubat 1998’de orada resmi ziyarette bulundum. Biz Japonya\'da çeşitli büyük şirketlerde temaslarda bulunarak, büyük hacimde kredi temin ederek, Bakü\'de modern yaşamın gereklerine cevap veren yeni elektrik santralinin inşa edilmesi konusunda anlaşmaya vardık.

Bağımsız bir devlet olarak yabancı bankalardan veya farklı ülkelerden temin ettiğimiz kredilerle karşılaştırıldığında Japonya hükümetinden aldığımız kredi hepsinden fazladır. Şimdiye dek biz hiç bir ülkeden, dünyanın hiçbir bankasından bu hacimde, bu tutarda kredi alabilmiş değiliz. Ve bu, doğaldır. Bu, ekonomik, teknolojik ve bilimsel anlamda gelişmiş bir ülke olan Japonya’nın bizim genç, bağımsız Azerbaycan\'a gösterdiği ilginin bir göstergesidir.

Biz o zamandan bu yana görüşmeler yapıyorduk. Tabii ki, bunun bir taslağının hazırlanması, bir takım şirketlerin bu çalışmayla ilgilenmesi gerkiyordu. Bu süreç hakkında burada bilgi verildi. Nihayet, biz bu çalışmaya son noktayı koyduk ve işte bugün bu modern enerji ünitesinin, Karadağ’dan buraya döşenecek  ve gaz temin edecek gaz boru hattının temel atma töreninde toplandık.

Bize 339 milyon Amerikan doları tutarında kredi tahsis edildi. Kredinin vade süresi 40 yıldır. Bu, çok avantajlı bir kredidir. Sırf avantajlı ve uzun vadeli olduğu için bizim için uygundur. Biz de bunu değerlendirmeye karar verdik. Eğer kredi koşulları böyle olmasaydı, biz kısa vadeli kredi alıp bunu geri ödeyemezdik. Azerbaycan\'da elektrik enerjisi üretildiğini, insanların elektrik enerjisini kullandıklarını, - bırakın çeşitli ev aletlerini kullanmayı, hatta kış mevsiminde evlerini ısıtmak için bile kulladıklarını,- fakat bunun parasını ödemediklerini hesaba katmak gerekir.

Burada bildirildi ki, günlük 65-67 milyon kilovat-saat elektrik enerjisi üretilerek tüm Azerbaycan\'a dağıtılıyor, bir günde on bin ton mazot, on milyon metreküp doğalgaz kullanılıyor, - yani elektrik enerjisi üretimi için 50 bin dolar para harcanıyor. Oysa elektrik enerjisini kullanan kişiler bunun parasının yüzde onunu bile ödemiyorlar. Anlıyor musunuz? Şimdi biz 339 milyon dolar kredi alarak insanlara 400 megavat saat ek elektrik enerjisi dağıtıp bunun parasını da almazsak, o zaman krediyi nasıl kapatacağız? Onun için bizim durumumuzu anlayın. İnsanlar bunu bilsinler. Evinizdeki ampul, buzdolabı veya eletktrik süpürgesi, çamaşır makinesi, çeşitli ıstıcılar - hepsi elektrikle çalışıyor. Ama çoğu kişi bunun parasını ödemiyor. Bugün devletin o kadar parası ve karşılayacak durumu yoktur. Sadece bizim değil, ekonomik yönden en gelişmiş devletlere bakarsak, - Japon Büyükelçisi kendisi burada: Sizde elektrik parasını veriyorlar, değil mi? Vermezlerse ne yaparsınız? O, herkesin elektrik parasını ödediğini söylüyor. Japonya, zengin bir ülkedir. Halka, vatandaşa elektrik dağıtıyor, ancak bunun parasını alıyor.

Artur Rasizade: Dünya fiyatlarla ele alırsak, biz elektrik enerjisi üretimi için kullanılan doğal gaz ve mazotun değeri ile birlikte her gün toplam 1.5 milyon dolar harcıyoruz.

Haydar Aliyev: Allah\'a şükürler olsun ki, bunları hesapladılar. Biz gaz ve mazot dahil olmak üzere elektrik üretimi için günlük toplam 1.5 milyon dolar harcıyoruz. Ama hiçbir şey kazanmıyoruz. Peki Türkiye\'de nasıldır? Siz elektriğinp parasını alıyor musunuz?

Tayfun Uzunov: Biz üretilen elektrik enerjisinin bir kilovatını halka 8-10 sente satıyoruz. Türk halkı elektrik enerjisine Azerbaycan\'dan 4 katı fazla para ödüyor.

Haydar Aliyev: Eğer vatandaş o parayı ödemezse, ne yapıyorsunuz?

Tayfun Uzunuov: Elektriği kesilir.

Haydar Aliyev: İşte, bakın, durum işte böyledir. Ve şimdi biz bu 339 milyon dolar krediyi alarak bu borcun altına giriyorsak, bunu geri ödememiz gerektiğini de anlayabilirsiniz. Bu kredi uzun vadeli ve üstelik avantajlı olduğu için biz bu yola baş koyduk. Halkımızın  her zaman böyle yaşamayacağını, hayatının düzene gireceğini, insanların yeni fırsatlar bulacağını, kullandığı elektriğin parasını herkesin kendisinin ödeyeceğini hesaba katarak bu krediyi aldık.

Böylece, biz Azerbaycan\'da elektrik enerjisi üretiminde yeni aşamaya başladık. Bu, demin anlattığım gibi, Yenikent Hidroelektrik Santralidir. Hatai İlçesi’ndeki Termik Santraldir ve bugün burada, \"Kuzey\" Devlet İlçe Elektrik Santrali’nde temelini attığımız yeni bir ünitedir.

Geçit döneminde, Azerbaycan ekonomisinin böylesine zor durumda bulunmasına rağmen bu çalışmaların yapılması halkımız tarafından gereken değer verilmelidir diye düşünüyorum ve değerlendirileceğine inanıyorum.

Burada söylediler, ne yazık ki, Azerbaycan\'da kötü niyetli kişiler de az değildir. Onlar hiçbir iş yapmıyorlar. Elektrik enerjisi nasıl üretilir, elektrik santrali nasıl bir şeydir, elektrik enerjisi üretmek için neler gereklidir? Bunların hiçbirini bilmeyen o gevezeler, kendilerini muhalefet olarak lanse edenler, Azerbaycan halkına bir kuruşluk yardımı dokunmayan insanlar gece gündüz  bir açık arıyorlar, örneğin nerede elektrikler kesildi, hemen o konuyu gazetede yazıyorlar. Ya da özel televizyon kanalları bunu haber yapıyor. Akşamları özel bir televizyon kanalını  izlıyorsun, söyledikleri hep şunlar: vay efendim orada elektrikler kesik, burada doğalgaz temininde aksamalar var ve saire. Bunun dışında Azerbaycan\'da bir şey yok mudur? Azerbaycan\'daki çalışma işte budur.

Böylece, ben konuşmaya başlarken söyeldiğim kelimelere dönüyorum. Biz tarihi bir olaya tanık oluyoruz. Büyük bir çalışmanın temelini atıyoruz. Eğer bu ünitenin iki yıl boyunca inşa edileceğini ve 400 megavat kurulu güce sahip olacağını, doğalgaz temininde de gelişmelerin sağlanacağını göz önüne alırsak, o zaman Azerbaycan\'ın bağımsızlığı döneminde ve onca ekonomik sıkıntının arasında bizim ne denli büyük çalışmalar yaptığımızı tahmin edersiniz.

Ben bu kredinin verilmesinden dolayı, bize gösterilen ilgiden dolayı Japon hükümetine teşekkür ediyor ve Japonya’nın Azerbaycan Büyükelçisi’nden benim şükranlarımı kendi ülkesine iletmesini istiyorum.

Bu arada  şu karmaşık teknolojiye sahip enerji ünitesinin yapımını esasen Japon şirketlerinin üstlenmiş olması beni çok memnun etmiştir. Onların yanı sıra Türk şirketi de burada yer alıyor. Bunlar deneyimli, dünyaca ünlü şirketlerdir. Onların kendi işlerini en iyi şekilde yapacaklarına . inanıyorum. Biz hayal ettiğimiz yüksek düzeyde, modern bir elektrik santraline sahip olacağız. Halkın, genel olarak, ekonomimizin ihtiyaçlarını karşılayabileceğiz.

Bugünkü olay nedeniyle sizleri ve bütün Azerbaycan halkını kutluyorum. Umarım, yeni aşamada uyguladığımız elektrik enerjisi programımız bundan sonra da devam edecek ve pek yakın gelecekte bağımsız Azerbaycan tüm alanlarda elektrik enerjisi ihtiyacını tamamen karşılayacaktır.


Ben biliyorum, bu dev yapıda işin büyük bir kısmını Azerbaycanlı uzmanlar, işçiler, Azeriler yapacaklar. Bu kendi başına çok önemli bir husustur. Zira böylece yeni işyerleri açılacak, insanlar çalışacak, para kazanacak ve belirli bir alanda iş bulamayan kimseler burada istihdam edilecektir. Ve bu, bugünkü olayın çok önemli bir unsurudur.

Bir kez daha sizleri kutluyorum. Bu dev yapının inşasında şirketlere başarılar diliyorum. Yabancı ve yerli uzmanlara - bu yapıya emeği geçen herkese esenlik ve başarılı çalışmalar diliyorum. Teşekkür ederim.

Çeviri 20 Aralık 2000 tarihli AZERBAYCAN Gazetesinden yapılmıştır..