Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in Azerbaycan Harp Okulu`nda ilk mezuniyet töreninde konuşması - 26 Ağustos 2001

Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Orgeneral Sayın Hüseyin Kıvrıkoğlu!

Türkiye Cumhuriyeti'nden Azerbaycan'a misafir gelmiş saygıdeğer generaller, subaylar, dostlar!

Azerbaycan Harp Okulu'nun sayın öğretmen-profesör kadrosu!

Azerbaycan Harp Okulu'nun ilk mezunları ve tüm askeri öğrenciler!

Sayın Bayanlar ve Baylar!

Bugün bağımsız Azerbaycan'ın yaşamında tarihi bir olay yaşanıyor. Azerbaycan Harp Okulu son yıllarda pekişerek, gelişerek, nihayet kendi mezunlarını veriyor. Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri'ne, Azerbaycan ordusuna büyük genç subay birliği katılıyor. Bunlar hepsi son on yılda Azerbaycan'ın bağımsızlığı yolunda, devlet geleneği yolunda, Azerbaycan'ın güçlenmesi yolunda yapılan önemli işlerden biridir.

Ordu kuruculuğu kolay bir iş değildir. Bağımsızlık kazanmış her ülke, özgürlüğüne kavuşmuş her halk kendi devletinin tüm kurumsal yapılarını oluşturuyor. Bilindiği üzere, geçtiğimiz yıllarda bağımsız Azerbaycan tüm kurumlarını oluşturmuştur. Azerbaycan, bağımsız bir devlet olarak, demokratik laik hukuk devleti olarak kendi erklerini artık kurmuştur, onlar verimli çalışmalar yapıyor ve Azerbaycan'ın bağımsızlığının gelişmesi için, devlet düzeninin pekişmesi için üzerlerine düşen görevleri yerine getiriyorlar.

Ordunun kurulması, bu dönemde yapılan tüm çalışmalar arasında en zorlu, en karmaşık bir alandır. Azerbaycan'ın on sene önce bağımsızlığını kazandığı sırada, Ermenistan silahlı kuvvetlerinin saldırısını önlemek için savaş verdiğini ve düzenli silahlı birliklerinin, ordusunun bulunmadığını göz önüne alırsak, o zaman bu yıllar zarfında Azerbaycan'da ordu kuruculuğu alanında ne kadar büyük, zahmetli ve zorlu bir mesafeyi geride bıraktığımız tahmin edilebilir.

Ne yazık ki Azerbaycan önceki yüzyıllarda bağımsız değildi, aynı şekilde bağımsız ordusu da yoktu. Yani ordusu, silahlı kuvvetleri yoktu. Azerbaycan bağımsızlık kazandığında tüm diğer mesleklerde önemli bir işgücü potansiyeline sahip olsa da, ordu alanında Azerbaycan bundan yoksundu. Onun için de orduyu kurmak, her askere harp mesleğini anlatmak ve düzenli ordu oluşturmak için subay kadroları yetiştirmek - tüm bunlar büyük irade, büyük çaba gerektiriyordu. Fakat şimdi biz bu alanda amaçlarımıza ulaştığımız için tüm Azerbaycan halkı bununla gurur duyabilir.

Azerbaycan'da bağımsız Azerbaycan devletinin Harp Akademisinin kurulması zorlu bir süreçti. Doğru, önceler Sovyet Ordusunda hizmet eden bazı subaylarımız vardı. 70'li yılların başlarında kurmuş olduğumuz Nahçıvanski Askeri Lisemiz vardı. Tüm bunlar askeri kadroların yetiştirilmesi için belli bir zemin sağladı. Fakat milli Silahlı Kuvvetlerin, Milli Ordunun milli Harp Okuluna da sahip olması gerekirdi. Biz bu çalışmaya başladık, bu işi organize ettik. Şimdi onun güzel sonuçlarına tanık oluyoruz.

Büyük memnuniyet duygusuyla belirtmek isterim ki, Türkiye Cumhuriyeti ile Azerbaycan arasında kurulmuş işbirliği bizim bu çalışmadaki başarılarımızın temelini oluşturuyor. Zira eski dönemlerde bizim subayların aldığı askeri eğitim şimdi bağımsız Azerbaycan'ın yaşamı açısından, çağdaş dönem açısından pek yeterli değildir. Onun için de yeni harp akademisinin kurulması gerekiyordu. Bu okulda öğrencilerin eğitim alması için uygun bir ortamın sağlanması gerekiyordu. En başlıcası ise, önemli askeri bilgilere sahip öğretmen kadrosunu oluşturmak gerekiyordu. Tüm bunların gerçekleştirilmesinde Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri Azerbaycan'a büyük yardım yapmıştır. Bizim ortak çalışmalarımız, verimli işbirliğimiz sonucu Azerbaycan'da şimdi harp akademisi bulunuyor ve bugün o, ilk mezunlarını veriyor.

Birkaç yüz genç subay dört sene burada eğitim aldıktan sonra, savaş bilgilerini edindikten sonra, modern harp tekniğini benimsedikten sonra Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri birliklerine çalışmaya gidecekler. Bu, bizim ordumuzun, silahlı kuvvetlerimizin kumandan kadrosunun niteliksel olarak gelişmesine çok katkıda bulunacaktır. Zira, Harp Okulunun bugünkü mezunları artık yeni eğitim programına göre, yeni askeri başarıların, Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri'nin zengin birikimleri temelinde öğrenim görmüşler. Harp okulunda öğretmenlik yapan, eğitim ve tatbikat çalışmalarını yürüten üst düzey Türk subayları bugünkü mezunları iyi yetiştirmişler ve inanıyorum ki, onlar Azerbaycan'ın askeri birliklerinde yeni bir atmosferin oluşmasına katkıda bulunacaklar.

Azerbaycan'ınn bu tarihi gününde Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri'nin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Sayın Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun bu törene katılması beni çok memnun etmiştir. Kendisinin Azerbaycan Hükümeti'nin davetlisi olarak Azerbaycan'a yaptığı şimdiki özel gezi ve bu törene katılması, buradaki konuşmasında Azerbaycan askerlerine, subaylarına verdiği tavsiyeler çok önemlidir. Sanırım, bu, sadece buraya toplanmış Harp okulu mezunları veyahut öğrencileri için değil, Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri'nin tüm askerleri, subaylar için de çok önemlidir. Onun için de ben bugün memnuniyet duygusuyla belirtirim ki, Türkiye Cumhuriyeti ile Azerbaycan arasında tüm alanlarda yapılan işbirliği olumlu sonuçlarını veriyor ve bu alanlardan en zorlu, en zahmetli olanı askeri alandaki işbirliğimiz işte bugün burada - güzel okulun güzel alanında kendini gösteriyor. Ben bunlardan dolayı Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Bülent Ecevit'e, Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Sayın Hüseyin Kıvrıkoğlu'na Azerbaycan halkı adına, Azerbaycan devleti adına derin teşekkürüm ve şükranlarımı sunarım.

Bugün şu törene daha bir güzellik katan "Türk Yıldızları"nın ikinci gündür Azerbaycan, Bakü semalarında kahramanca yaptıkları gösteri uçuşları oldu. Biz hem dün hem bugün Türkiye'nin ne kadar kudretli, profesyonel, ne kadar gelişmiş Silahlı Kuvvetler'e sahip olduğuna tanık olduk. Ben "Türk Yıldızları" Azerbaycan'a geldikleri için tüm halkımız adına, devletimiz adına şükranlarımı sunuyorum ve onları özel hediyelerimle ödüllendirdiğimi belirtiyorum

Değerli genç subaylar!

Siz mutlu insanlarsınız, mutlu gençlersiniz. Zira dört sene bu okulda eğitim görmüş, askerlik mesleğini edinmişsiniz ve kendinizi bilinçli olarak bu gurur verici işe, askerlik mesleğine adama isteği ile yaşıyorsunuz ve Azerbaycan Ordusunda onurla hizmet etmeye hazırsınız. Sizin önünüzde çok büyük görevler bulunuyor. Sizin bu seneler zarfında aldığınız eğitimi, kazandığınız deneyimi Azerbaycan'ın hizmet edeceğiniz askeri birliğiklerinde verimli bir şekilde kullanmanız gerekir. Öncelikli olarak, siz dört sene boyunca aldığınız eğitimin gerçekten, Azerbaycan ordusunun profesyonelliğini, standartlarınıi artırmaya hizmet edeceğini kanıltlamalısınız. İkincisi, her askeri birlikte askerlere örnek olmalısınız. Zira siz bağımsız Azerbaycan'ın milli ordusunun, milli harp okulunun mezunlarısınız. Bu, çok şerefli bir isimdir. Siz sonsuza kadar bu şerefli ismi taşımalısınız. Bu da sizin için zor olmasa gerek. Madem Azerbaycan ordusunda hizmet etmek, subay olmak, Azerbaycan'ın bağımsızlığını, devlet düzenini, Azerbaycan topraklarını savunma mesleğini kendiniz bilinçli olarak seçtiniz, demek ki, siz bu mesleği seviyorsunuz. Askeri birliklerdeki fiili çalışmalarınızla bunları kanıtlamanız, sergilemeniz gerekir ve askerlerin sizi örnek alması gerekir. Umarım, bu, böyle olacaktır.

Azerbaycan askerinin birinci görevi halkına, toprağına, ulusuna sadakatla hizmet etmektir. Her sene gençler Azerbaycan Ordusunda hizmet etmek için silah altına alınıyor. Onlar bir sene, bir buçuk sene orduda hizmet edip tezkerelerini alıyorlar. Siz askeri birliklerde sizin komutanızda bulunan askerlere kısa sürede askerlik mesleğini öğretmeniz, gerçek savaşçı olma yeteneğini öğretmeniz, böylece Azerbaycan'ın askeri potansiyelini daha da güçlendirmeniz gerekir.

Azerbaycan askeri herşeyde Türk askerine benzemeye çalışmalı. Zira biz Türkiye Cumhuriyeti'nin zorlu koşullarda varlığını sürdürerek gelişmesinde ve ona karşı yapılan provokasyonların önüne geçilmesinde, bir zamanlar, 20'li yıllarda Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasına engel olan güçlerin önlenmesinde Türk askerinin büyük kahramanlık, cesaret, yurtseverlik örnekleri sergilediklerine canlı tanık olduk. Onun için de Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri bu gelenekleri sürekli geliştirerek şimdi dünyada en güçlülerden biri olarak biliniyor.

Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri'nin, askerlerinin tüm başka özelliklerinin dışında, en üstün özelliği vatana, ulusuna, toprağına hep bağlı olması ve sadakatla hizmet etmesidir. Bu, her ülkenin askerinin borcudur. Dünyada, dünya ülkelerinde bu konuyla ilgili bariz örnekler de vardır. Bu örneklerden biri - ve bizi yakından ilgilendiren, bizim için değerli örneklerden biri - Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasından sonra Türk askerlerinin, Türkiye Silahlı Kuvvetleri'nin hep Türk ordusunun gelişmesini sağlamış olmasıdır. Sizin de Azerbaycan halkına hizmet ederek, bağımsız Azerbaycan Devleti'ne hizmet ederek, bağımsız Azerbaycan toprağını savunarak, halkınızı severek, yurtseverlik duygusu ile yaşayarak, kendinizi kahraman, cesur, kudretli bir kişi olarak yetiştirmeniz ve önünüze çıkacak tüm zorluklara hazırlıklı olmanız gerekir.

Ermenistan silahlı kuvvetleri bir zamanlar Azerbaycan topraklarının bir bölümünü işgal etmiştir. Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü ihlal edilmiştir. İşgal altındaki topraklardan bir milyon Azerbaycan vatandaşı, bizim yurttaşlarımız kovulmuştur. Onlar zorlu koşullarda yaşıyorlar ve Azerbaycan Devletinin en yüce görevi Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü yeniden sağlamak, yerini, yurdunu terketmek zorunda kalan soydaşlarımızı kendi yuruna geri yerleştirmek ve ileride onlara yaşamlarını sürdürmeleri için uygun koşulları sağlamaktır.

Biz bunun için sorunun barışçıl yoldan çözülmesine çalışıyoruz ve bundan böyle de çalışacağız. Uluslararası uygulamalar, çağdaş hayatta yaşanan süreçler gösteriyor ki, bu tür sorunlar barışçıl yoldan çözüme bağlanmalıdır. Ne kadar zor olsa da, barış yoluyla çözülmelidir. Biz bu zorlukların üstesinden gelerek bu yolda ilerliyoruz ve ilerleyeceğiz. Fakat aynı zamanda Azerbaycan ordusu, Azerbaycan askeri bilmelidir ki, ülkemizin toprak bütünlüğü ne pahasına olursa olsun sağlanmalıdır. Bu, Azerbaycan devletinin üstüne düşen bir görevdir ve bunun icracıları Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri'dir, Azerbaycan ordusudur, Azerbaycan askeridir. Siz her an, her dakika Azerbaycan Devletinin bu kararını, size düşen bu görevi yerine getirmeye hazır olmalısınız.

Azerbaycan, barışçı bir ülkedir. Biz onsenelik bağımsızlık döneminde çok zorlu ve ağır yollardan geçtik. Hem iç güçler, hem dış güçler defalarca bizim bağımsızlığımızı bozma girişiminde bulundular. Ne var ki halkımız tüm bunların üstesinden geldi ve biz şimdi bağımsızlığımızın onuncu yılını kutlayacağız. ancak bizim dış politikamızda, hem komşularımızla, hem tüm devletlerle ilişkilerimizde temel ilke barışseverlik, karşılıklı yarara dayalı işbirliğidir. Biz hiçbir ülke ile savaşmak niyyetinde değiliz. Hiçbir ülkenin toprağında gözümüz yok.

Fakat barışsever bir devlet olmakla birlikte biz barışçı politikamızı uygulamak için güçlü orduya sahip olmalıyız. Zira eğer bir kimse bu barışı bozarsa, ancak ordunun yardımıyla, zor kullanarak onun saldırısını püskürtmek mümkündür. Onun için de Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri bizim halkımızın en nüfuzlu parçasıdır. Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri'nde hizmet eden kişiler anlamalıdırlar ki, onlar Azerbaycan ordusunun tüm aranan koşullarına uygun bir şekilde hizmet etmeli ve yaşamalıdırlar. Eğer bunu yapamıyorsa, bu görevi bırakmalıdır. Eğer birisi Azerbaycan ordusunda hizmet ederek kendi özel çıkarlarını güdüyorsa, bu tür kişileri teşhir etmek, ihraç etmek gerekir. Azerbaycan askeri, Azerbaycan subayı yüksek ahlaklı olmalıdır. Azerbaycan halkının üstün manevi değerleriyle yaşamalıdır. Vatansever olmalı, Vatanı sevmeli, Vatan yolunda şehit düşmeye hep hazır olmalıdır.

Azerbaycan Halkı, Ermenistan silahlı kuvvetlerinin saldırısını püskürtmek amacıyla yapılan savaşlarda çok şehitler vermiştir. Şehitlerin anısı her zaman bizim için değerlidir. Aynı zamanda onların şehitliği, kahramanlığı her Azerbaycan genci, her Azerbaycan vatandaşı, her Azerbaycan askeri için örnek olmalıdır. Sanırım, şimdi bizim ordumuzda bununla ilgili durum bir hayli değişmiştir. Fakat kusurlar, eksiklikler de vardır. Onların giderilmesi gerekir. Bunun için ise bizim ordumuzda hizmet eden askeri kadro - generaller, subaylar ilk önce kendilerine karşı çok sert olmalıdırlar. Kendileri üstün ahlak, üstün vatanseverlik, üstün kahramanlık örnekleri sergilemelidirler. Bu örnekler temelinde de askerleri, tüm ordumuzu yetiştirmeli, hazırlamalıdırlar.

Ben eminim, siz, genç subaylar, Harp Okulu mezunları ancak bu yolda ilerleyecek, işte bu özellikleri taşıyacak, yalnız Azerbaycan halkına sadakatla hizmet edecek, vatanseverlik duyguları ile yaşayacak ve görevinizi yapacaksınız. Azerbaycan devleti ise her Azerbaycan askerinin, genel olarak Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri'nin hizmetine değer vermeye muktedirdir, değer veriyor ve bundan böyle de değer verecektir. Biz ileride hem tüm Silahlı Kuvvetler için hem Harp okulu için gerekli koşulların sağlanması için tüm önlemleri alacağız. Fakat sizin bizim sağladığımız koşulları, olanakları verimli bir şekilde değerlendirmeniz gerekiyor.

Değerli dostlar, misafirler!

Ben düşünüyorum ki, bugünkü tören aynı zamanda Türkiye-Azerbaycan dostluğunun, kardeşliğinin, strateji işbirliğinin güzel bir örneğidir. Burada hem Türkiye'den gelen saygın misafirlerimiz, hem Harp Okulu'nda bir zamanlar öğretmenlik yapmış, yahut şimdi öğretmenlik yapan Türk subayları, Türkiye Generalleri, hem Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri Generalleri ve üst düzey subayları, Azerbaycan'ın devlet makamlarının temsilcileri, bugünkü mezunların velileri bulunuyorlar. Bu, büyük bir bayrama dönüşmüştür. Aynı zamanda bu, ilerisi için güzel bir geleneğin temelini atmıştır. Biz bu geleneği sürdürmeliyiz. Bunun için yine herkes Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin pekişmesine ve gelişmesine kendi katkısını yapmalıdır.

Ben Harp Okulu mezunlarını, yüksek askeri eğitim alarak orduda hizmete gitmeleri nedeniyle birkez daha kutlarım, size bu şerefli çalışmanızda başarılar dilerim. Azerbaycan Ordusuna, Azerbaycan askerine kahraman, cesur, yurtsever olmayı ve tüm çalışmalarında, tüm hizmetlerinde başarılar dilerim.

Yaşasın kahraman Azerbaycan askeri!

Kahraman, cesur Türk askerine, Türk ordusuna, Türkiye Silahlı Kuvvetleri'ne şan olsun!

Var olsun yıkılmaz, ebedi Türkiye-Azerbaycan dostluğu, kardeşliği!