Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in, kendisine Türkiye Cumhuriyeti Devlet Nişanı verildiği törende yaptığı konuşma - İstanbul, Çankaya Köşkü, 5 Mayıs 1997


Sayın Cumhurbaşkanı, değerli dostum, kardeşim Süleyman Demirel!

Türkiye Cumhuriyeti hükümet üyeleri , devlet adamları, basın mensupları!

Sayın dostlar, bayanlar ve baylar!

Bugün Türkiye`de, bu topraklarda bulunmaktan dolayı çok sevinçliyiz ve memnunuz. Türkiye bizim için kutsal bir yerdir. Tükiye, her Azerbaycanlı için sevilen bir ülkedir. Bu yüzden Türkiye`yi ziyaret,her insanın yaşamında başlı başına büyük bir gelişmedir, mutluluktur. Bize bu mutluluk nasip oldu. Bugün ben son derece heyecanlıyım. Zira değerli dostum Süleyman Demirel, Türkiye Cumhuriyeti`nin Devlet Nişanı`nı bana verdi. Ben Türkiye`nin bu yüksek devlet ödülüne layık görüldüm.

Ben çok heyecanlıyım. Doğrusu, böylesine yüksek bir ödül hiç beklemiyordum. Zira Türkiye ile Azerbaycan arsındaki ilişkileri geliştirmek, genişletmek, her geçen gün ileriye taşımak bir Azerbaycanlı, bir vatandaş olarak benim kutsal borcumdur.

Artık yaklaşık dört yıldır, ben Azerbaycan`ı yönetiyorum. Bu süre zarfında Türkiye ile Azerbaycan arasında mevcut ilişkilerin gelişmesi, genişlemesi, üst düzeylere taşınması için sürekli çalıştım. Zira ben hem Azerbaycan için hem Türkiye için bunun ne kadar yararlı olduğunu biliyorum. Bunun Azerbaycan için ne kadar gerekli, yararlı olduğunun her zaman bilincinde oldum. Zira biz uzun yıllar Türkiye`den ayrı kaldık, halklarımız 70 sene birbirinden uzak kaldı. Bu yıllar zarfında değil biz önceki kuşaklar da Türkiye'ye özlem duydular, Türkiye'ye kavuşma, buluşma, elele verme, Türkiye`nin elini sıkma özlemi ile yaşadılar.

Nihayet, biz 1990 yılının başlarında bunu başardık. Bunun kendisi her Azerbaycan vatandaşının yaşamında, keza benim hayatımda büyük bir mutluluktur. Bunu başardıktan sonra, hiç kuşkusuz, biz bu ilişkileri geliştirmeyi, halklarımızı birbirine yakınlaştırmayı, karşılıklı yarar sağlamayı görevimiz olarak belirledik ve ben bu görevi yerine getirmeye çalıştım. Eğer benim yaptığım bu çalışmalara Türkiye Cumhuriyeti, devleti tarafından bu denli yüksek değer biçiliyorsa ne mutlu bana. Çok memnunum.

Beni sevindiren diğer unsur şudur ki, bu ödül sırf Türkiye Cumhuriyeti`nin ödülüdür. Bu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk`ün ülkesinin, onun kurduğu cumhuriyetin ödülüdür.

Mustafa Kemal Atatürk, sizin için ne kadar değerli ve saygın biri ise, Azerbaycanlılar için de aynen öyledir. Onun için de demokratik Türkiye, Atatürk Türkiye Cumhuriyeti bizim için öz bir ülkedir. Biz burayı kendi yurdumuz, memleketimiz olarak görüyoruz.

Ben bu kelimeleri hep söyledim, bugün birkez daha yineliyorm: biz bir halk, iki devletiz. Aynı halka mensup olan bir cumhurbaşkanın öbür devletin yüksek ödülüne layık görülmesi büyük bir onurdur.

Ben sizi temin ederim ki, hayatımın sonuna kadar bu büyük güveni, onuru hakettiğimi göstermeye çalışacağım. Ben zaten bunu yapıyorum ve yapacağım. Fakat bu ödül bana çok büyük sorumluluk verdi, işlerimi daha da artırdı.

Bu görevimi gereğince yerine getirmeye çalışacağıma emin olun. Azerbaycan'ın her daim bağımsız olacağından emin olun. Azerbaycan`ın bağımsızlığınin, ulusal egemenliğinin sarsılmaz, sonsuz olduğuna emin olun. Azerbaycan'ın demokrasi, özgürlük yolunda ilerleyeceğine emin olun. Azerbaycan`ın izlediği yol - demokratik, laik hukuk devletini kurma yolu, bizim yolumuzdur. Biz bu yoldan asla vaz geçmeyeceğiz. Sona kadar bu yolda ilerleyip Azerbaycan`ı Dünya Kamuoyunda layık olduğu bir düzeye çıkaracağız.

Azerbaycan-Türkiye dostluğu ve kardeşliği ebedidir, yıkılmazdır. Biz bu dostluğu, kardeşliği her geçen gün pekiştirmeye ve üst düzeylere taşımaya çalışacağız.

Değerli dostum, kardeşim, size birkez daha teşekkür ederim. Çok sağolun.

Soru: Sayın Haydar Aliyev, Bakü-Ceyhan boru hattı ile ilgili ne söyleyebilirsiniz?

Haydar Aliyev: Bugün imzaladığımız stratejik işbrliği bildirisinde tüm bu konular yer almıştır.

Soru: Azerbaycan petrolü 2000 senesinde Türkiye`ye ulaşacak mı?

Haydar Aliyev: Azerbaycan petrolünün Türkiye`ye ne zaman ulaşacağını zaman gösterecektir. Fakat bu, yakında olacaktır.

Soru: Basındaki haberlere göre, Rusya Ermenistan`a büyük miktarda silah vermiştir. Türkiye-Azerbaycan görüşmelerinde bu konu ele alınmış mıdır?

Haydar Aliyev: Biliyorsunuz, Ermenistan gizli olarak Rusya`dan çok miktarda silah, mühimmat almıştır. Rusya'nın başkenti Moskova`da resmi olarak bildirdiler ki, Rusya, Ermenistan`a gizlice 1 milyar dolar değerinde silah vermiştir. Bu, son derece büyük bir tehlike oluşturmaktadır. Onun için bugün burada detaylı görüşmeler, müzakereler yaptık. Kuşkusuz, bu olay hepimizi düşünmeye zorluyor. Düşünmek taşınmak lâzım. Bu alanda ortak hareket etmemiz gerekecek olursa, bunu da yapmak mümkün.

Soru: Sayın Cumhurbaşkanı, siz bildirdiniz ki, Azerbaycan`ın sınırları içinde Dağlık Karabağ`a geniş otonomi verilmesinden yanasınız. Ermenistan, Azerbaycan`dan ne istiyor?

Haydar Aliyev: Ermenistan, Dağlık Karabağ`ın bağımsız olmasını istiyor. Biz bunu asla tanıyamayız. Azerbaycan, kendi toprağının bir karışını, bir metresini bile kimseye vermez. Ermenistan topraklarının bir bölümünün eski dönemlerde Azerbaycan`a ait olmasına rağmen, biz başkalarının toprağını istemiyoruz. Biz 1991 senesinde Azerbaycan, bağımsızlık kazandığı dönemde BM tarafından tanınan sınırlarımız kapsamında topraklarımızı savunacağız ve kimseye vermeyeceğiz.

Çeviri 6 Mayıs 1997 tarihli AZERBAYCAN Gazetesinden yapılmıştır

Kısa inceleme yazısı

DIŞ POLİTİKA

Genel tarihi bilgiler

Azerbaycan-Türkiye ilişkileri

Bilgi notu

Azerbaycan - Türk Dünyası