Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in, İzmir Valisi Kutlu Aktaş tarafından onuruna verilen resepsiyonda konuşması - 7 Mayıs 1997


Değerli, sayın belediye başkanı, sayın arkadaşlar!

Türkiye`yi resmi ziyaretim kapsamında İzmir kentini ziyaret etmek benim için büyük bir onurdur. İzmir, Türkiye`nin hem büyük kentlerinden hem en güzel köşelerinden biridir. İzmir kentinin derin bir tarihi geçmişi vardır ve Türkiye Cumhuriyeti`nin kurulmasında Türk halkının yabancı işgalcilerden, saldırganlardan kurtarılmasında da İzmir`in ve İzmirlilerin özel rolü olmuştur. 9 Eylül 1922 tarihinde işte burada kurtuluş savaşının üstün zaferi elde edildi ve Türkiye`nin tarihine geçti, bu, hem bizim tarihimiz için hem ortak tarihimiz için değerli bir sayfadır.

İzmir kenti ile Azerbaycan`ın başkenti Bakü arasındaki kardeş şehir ilişkisi, asıl bu duygulardan doğdu ve biz bu kardeş kent ilişkisine çok değer veriyoruz. Düşünüyorum ki, bu ilişkiler bundan böyle daha da genişlemeli, gelişmelidir. İşte bu ilişkilerin sembölü olarak Bakü`nün güzel köşelerinden birinde bulunan parkın ismi "İzmir Parkı" olarak değiştirildi. Belli ki biz bugün burada da böyle bir parkla karşılaşacağız.

Tüm bunlar, kısa bir süre zarfında, yani Azerbaycan bağımsızlığını kazandıktan sonra, ilişkilerimizin hızla geliştiği bir dönemde kazanılan başarılardır. Fakat bir düşünün, önümüzde pekçok yıl, pekçok büyük fırsatlar bulunuyor ve biz bu hızla, bundan daha hızlı bir gelişme sağlayacak olursak,- ki sağlamalıyız,- Türkiye ve Azerbaycan birbirine ne kadar yaklaşacak, dostluğumuz, kardeşliğimiz ne denli sağlam olacaktır.

Bugün Dokuz Eylül Üniversitesi'nde ben Türkiye vatandaşlarının yanı sıra Azerbaycanlıları, Azerbaycan vatandaşlarını da gördüm. Hatta üniversiteden ayrıldığım sırada iki genç- biri kadın, biri erkek,- bana yaklaştı. Güzel kız kendini tanıştırdı, "Ben Şakirzade`nin kızıyım, beş yıldır burada çalışıyorum" dedi, Şakirzade, Azerbaycan`ın büyük bilimadamlarından, filozoflarından biridir. Genç çocuk ise kemancıydı. Buradaki durumlarını, kendilerinin nasıl olduğunu sordum. Çok güzel, iyiyiz dediler. Bu, benim o an karşılaştığım bir olaydı. Son dört-beş yılda benzer pekçok durum oldu. Hiç kuşkusuz bunlar bizi sevindiriyor. İşte bu küçük tanelerle, bizim ortak Türkiye-Azerbaycan anıtını kuran, yapan insanların koyduğu her tuğla ile gelecek kuşaklara güzel bir anıt dikeceğiz. O anıtın ismi ise sonsuz, sarsılmaz Türkiye-Azerbaycan dostluğudur.

Bugün burada, İzmir kentinde bize gösterilen konukseverlik, çok sıcak yaklaşım, dostane tavır için teşekkür ediyorum. İzmir Valisi`ne, Belediye Başkanı`na şükranlarımı sunuyorum. Bu ziyaretim sırasında Türkiye ile Azerbaycan arasında ilişkilerin gelişmesi için yapılan çalışmaların gelecekte sonuçlar vereceğini birkez daha kaydederim. Biz bu çalışmalara, dostluğa bağlıyız ve hep bağlı kalacağız. Türkiye-Azerbaycan, Azerbaycan-Türkiye ilişkileri her geçen gün gelişecektir.

Lütfen, Türkiye-Azerbaycan dostluğuna, Türkiye Cumhuriyeti`ne, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, benim değerli dostum Süleyman Demirel`in şerefine, İzmir Kenti için, İzmir vatandaşlarının, İzmir Valisi'nin, Belediye Başkanı'nın ve tüm İzmir halkının şerefine kadeh kaldıralım. Sağolun, size mutluluklar diliyorum.

Çeviri 9 Mayıs 1997 tarihli AZERBAYCAN Gazetesinden yapılmıştır.

Kısa inceleme yazısı

DIŞ POLİTİKA

Genel tarihi bilgiler

Azerbaycan-Türkiye ilişkileri

Bilgi notu

Azerbaycan - Türk Dünyası