Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in Tahran`da düzenlenen basın toplantısında yaptığı açıklama - 2 Temmuz 1994


Sayın bayanlar ve baylar, sayın basın mensupları! İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Ağayi Haşimi Rafsancani`nin daveti üzerine ben dört gündür aynı ülkede ziyarette bulunuyorum. Ziyaret sona ermek üzere ve ben birkaç saat sonra Tahran`ı terk edeceğim. Bu ziyaretin, İran ile Azerbaycan arasındaki dostluk ve kardeşlik ilişkilerinin ileriye yönelik gelişiminde yeni bir aşama teşkil ettiğini söyleyebilirim.

Ziyaretle ilgili konuşurken şunu belirtmek isterim ki, İran İslam Cumhuriyeti ile Azerbaycan, İran halkı ile Azerbaycan halkı komşu, dost, kardeş ülke ve halktır. Bu yüzden biz Azerbaycan ile bu ülke arasındaki ilişkilerin her zaman samimi ve sıcak olması gerektiğini düşünüyoruz. Öyle ki, işbirliği tüm alanlarda en üst düzeyde gelişme kaydetsin.

Ben bu amaçla buraya geldim ve belirtirim ki, gezi sırasında İran İslam Cumhuriyeti ileri gelenleri - Sayın Ayetullah Seyyid Ali Hamenei, Sayın Devlet Başkanı Ağayi Haşimi Rafsancani, İran Meclis Başkanı Ağayi Natik Nuri, Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti, Kooperatifler Bakanı Gulam Rıza Şafeii ile ve diğer devlet adamlarıyla verimli görüşmelerim oldu. Bu görüşmelerde iki ülke arasında, halklarımız arasında ekonomi, ticaret, kültür, bilim, teknik alanında ve başka alanlarda işbirliğinin gelişmesi masaya yatırıldı ve olumlu sonuçlar elde edildi. Bu görüşmeler sonucunda üzerinde mutabik kalınmış belgeler bugün imzalanacaktır. Konu sadece belge değildir, ne var ki ilişkilerimizin sınırları söz konusu belgelerde öngörülenden bir hayli geniştir.

Ayrıca tüm görüşmelerde Azerbaycan`ın şu son yıllarda savaş ortamının ağır koşulları altında yaşaması, Ermenistan`ın Azerbaycan`a yönelik silahlı saldırısı ve bunun sonucunda topraklarımızın yüzde 20`sinin işgali, ilhak edilmiş topraklarımızdan bir milyondan fazla Azeri`nin göç ettirillmesi ve ilgili tüm sorunlar üzerine görüş alışverişi yapıldı.

Ermenistan`ın Azerbaycan`a yönelik silahlı saldırısı nedeniyle yaşanan savaş döneminde Azerbaycan`ın düştüğü şu zorlu sosyo-ekonomik kriz ortamında biz İran İslam Cumhuriyeti`nin yardımını hep yanımızda hissettik. Şimdiki temaslarımızda da bu konuyu ele aldık. Bu yardım için, bizimle aynı konumu paylaştıkları için, uluslararası alanda bize destek oldukları için İran yöneticilerine teşekkür ettim.

Bir kez daha belirtirim ki, bu temaslarımız Azerbaycan ile İran arasındaki dostluk, kardeşlik ilişkilerinin hem yeni bir aşamasını oluşturuyor, hem de bu ilişkilerin hızla gelişmesi için uygun ortamı sağlıyor ve Azerbaycan tarafı ileride de bu ortamı verimli bir şekilde değerlendirmeye çalışacaktır. Zaman kısıtlı olduğu için ben bu cümleyle konuşmamı tamamlıyorum.

Soru: İsrail de tıpkı Ermenistan gibi, Müslüman topraklarını işgal etmiştir. Şu durumda İsrail ile ilişkiler nasıl oluştu?

Cevap: Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, Azerbaycan, uluslararası ilkelere, kutsal uluslararası normlara her zaman uydu ve uyacaktır. Bu ilkelerin en önemlilerinden biri ülkelerin, devletlerin toprak bütünlüğü ve sınırlarının dokunulmazlığı, bir ülkenin başka bir ülkenin topraklarını zorla ele geçirmesinin kabul edilemeyeceğine dair ilkedir. Biz bu ilkelere uyarak İran İslam Cumhuriyeti dahil tüm ülkelerin toprak bütünlüğü ve sınırlarının dokunulmazlığını savunuyoruz. Azerbaycan, her hangi ülkenin toprağına göz dikmedi, ilhak etmeyi asla düşünmedi, işgal, gasp eylemini hep kınadı ve bundan böyle de kınayacaktır. Ermenistan hem İran`ın, hem Azerbaycan`ın sınır komşusudur. Ermenistan`ın Azerbaycan`a karşı altı yılı aşkın bir süredir devam eden saldırısı hem Azerbaycan, hem İran için büyük bir sıkıntı yaratmaktadır. Ermeni silahlı kuvvetleri, işgal altındaki Azerbaycan topraklarında bulunan Müslüman anıtlarını, tarihsel ve kültürel yapıları yıkıyorlar. Bu yüzden bunlara izin vermemek sadece bizim değil, tüm Müslüman halklarının işidir.

Azerbaycan, bağımsız bir devlettir, dış politikasını demokratik ilkeler temelinde oluşturuyor, dünyanın tüm devletleri ile karşılıklı ilişkiler kurarak bağımsızlığını güçlendirmeye çalışıyor.

Soru: Konuşmalarınızın birinde Azerbaycan Cumhuriyeti`nin, dünyanın büyük devletlerinin himaye ve desteğinden yararlanmak istediğini söylediğiniz. Büyük devletler derken siz hangi ülkeleri kastediyorsunuz? Rusya ile ilişkilerde de aynı ilkeleri uyguluyor musunuz?

Cevap: Kaydettiğim üzere, biz bütün devletlerle karşılıklı ilişkiler kurmak istiyoruz. Rusya Azerbaycan`ın kuzeyinde bulunan büyük bir devlettir. Azerbaycan, iki yüz yıla yakın bir süre Rusya`nın sınırları içinde bulundu. Son 70 yılda Sovyetler Birliği üyesi oluğu dönemde Azerbaycan`ın gelişmiş büyük ekonomik potansiyeli ile Rusya arasında sıkı bir bağ söz konusuydu. Azerbaycan`ın tüm devletlerle karşılıklı ilişkiler kurmasından bahsederken ben öncelikle komşu devletleri kastediyorum.

Tabii ki, Azerbaycan, ileride de Rusya ile güzel ilişkiler kurmalıdır ve dış politikamız bu çizgiye odaklanmıştır. Gürcistan ve Ermenistan`da Rusya askeri birlikleri konuşlandırılmıştır. Azerbaycan`da Rusya askeri birliği bulunmuyor. Orta Asya`nın tüm Müslüman cumhuriyetlerinde Rus birlikleri vardır. Bu cumhuriyetlerin, keza Gürcistan ve Ermenistan`ın yabancı ülkelerle, yani İran, Türkiye ve Afganistan ile sınırlarını Rus birlikleri koruyorlar. Cumhuriyetimizin ise İran ve Türkiye ile sınırlarını Azerbaycan`ın kendi güçleri koruyor. Ermenistan`da Rusya`nın büyük askeri birliğinin bulunmasının ne anlama geldiğini kendiniz düşünüp bulacaksınız. Rusya, Ermenistan ile Azerbaycan arasında savaşın durdurulması için arabuluculuk yapmaya çalışıyor. Uluslararası örgütler, özellikle AGİK, onun bünyesinde bulunan Minsk Grubu da benzer biçimde arabuluculuk faaliyetlerin yürütüyor. Biz savaşın sona ermesini, halkımızın bu felaketten kurtulmasını, işgal edilen topraklarımızın boşaltılmasını istiyoruz. Bu yüzdendir ki, tüm bu arabuluculuk olanaklarından, kuşkusuz, vazgeçemeyiz.

Soru: Sayın Cumhurbaşkanı, İran`da yapılan üst düzey görüşmelerde Hazar Denizi`nin statüsü konusuna değinildi mi?

Cevap: İran gezimden birkaç gün önce Rusya Devlet Başkanı Karabağ Özel Temsilcisi Vladimir Kazimirov Tahran`ı ziyaret etti. O, Tahran`dan dönüşte Bakü`ye uğradı, benimle buluştu, Dağlık Karabağ ve bazı diğer konularda İran ile istişarelerde bulunmak üzere İran`a gittiğini söyledi. Sorunuzla ilgili şunu söyleyebilirim ki, bahsettiğiniz konu buradaki ziyaretim sırasında görüşülmedi. Nitekim bu konuda bir şey söyleyemem.

Soru: Azerbaycan Cumhuriyeti, Tahran, Ankara ve Moskova ile ilişkilerini hangi ilkeler temelinde kuruyor ve hangi kriterleri esas alıyor?

Cevap: Bir kez daha tekrar ediyorum, biz komşu devletlerle dostluk ilişkileri kurmak istiyoruz. Yani hem İran hem Türkiye bizim dost ve kardeş ülkelerdir. Moskova, yani Rusya ile ilişkiler hakkında geniş bilgi verdim, bu yüzden tekrar söylemeye gerek yok.

Ziyaret programımda basın toplantısı için çok kısa bir süre öngörülmüştür. Lütfen Bakü`ye gelin, sorularınızı cevaplamak için orada daha fazla zamanım olacak. Teşekkür ederim.

Kısa inceleme yazısı

DIŞ POLİTİKA

Genel tarihi bilgiler

Azerbaycan - Asya

Bilgi notu

DIŞ POLİTİKA