Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Abdulrahim Gavahi ile görüşmesi - 17 Şubat 2001

Haydar Aliyev: Ben hatırlıyorum, biz geçen sene Tahran`da ECO Zirvesinde sizi genel sekreter seçtik. Sanırım, bu süre zarfında bir hayli iş yapmışsınız. Buyurun, sizi dinliyorum.

Abdulrahim Gavahi: Sayın Cumhurbaşkanı, herşeyden önce yoğun iş temponuza rağmen vakit bulup beni kabul ettiğiniz için zatıalinize teşekkürümü sunmak istiyorum. Aynı şekilde Siz o sırada benim ECO genel sekreterliğine seçilmem konusunda olumlu bir yaklaşım sergilediğiniz için ayrıca derin teşşekür ederim.

Ben konşmaya İngilizce başladım, şimdi ise Farsça devam etmek istiyorum.

Haydar Aliyev: Ana dilinde konşmak herşeyden iyidir.

Abdulrahim Gavahi: Evet, Sayın Cumhurbaşkanı.

Zatı-alileri ben biraz sonra ECO`nun çalışmaları ile ilgili düşüncelerimi aktaracağım. Fakat İran diplomatı, İranlı olduğum için öncelikle bir vatandaş olarak kendi duygularımı size aktarmak isterim. Ben burada kendimi evimdeymiş gibi hissediyorum. Ben Azerbaycan`ı kardeş ülke, doğma vatanım olarak görüyorum.

İzninizle şimdi ben ECO hakkında Size bazı bilgiler vermek isterim.

Haydar Aliyev: Şimdi görüyor musun, ana dilinde konuşmak ne kadarl iyidir. Ben misafirlerimizin İngilizce konuşmalarını o kadar çok duyuyorum ki, İran`dan gelenler de İngilizce konuşursa söylenecek birşey yok artık. İran ile biz kardeşiz, dillerimiz birbirine benziyor. Azericede Farsça kökenli pekçok kelime vardır. Nitekim Farsçada da pekçok Türkçe kelime vardır. Ve Sen İngilizce konuşuyorsun, belki Çince konuşmak istersin. Böyle olur mu?

Biz genç iken, okulda insanlar hep birbirine sorardı, hangi dil daha iyidir. O zaman dünyanın başka dilleri hakkında pek bir bilgimiz yoktu. Onun için de Farsçanın iyi dillerden biri olduğunu düşünürdük. Bizim ortak şairlerimiz Farsça şiirler yazmışlar. Farsça, şiir dilidir. Azerice de öyle. Zira dünyanın en eski şiirlerinin yazıldığı bir yer varsa - o da Azerbaycan'dır, İran'dır, Firdovsi, Hafız, Sadi... ne kadar isterseniz sayabilirim. Bunlar İran şairleridir. Fakat bizimkiler de, örneğin, Nizami Farsça yazmıştır. Kısacası, ben size Farsçayı öğrettim. Şimdi buyurabilirsiniz.

Abdulrahim Gavahi: Zatıalileri, benim 40 yıllık öğretmenim Ayetullah Muhammet Caferi - Allahtan kendisine rahmet dilerim, iki sene önce yaşamını kaybetti - konuşmalarını, sonbetlerini genelde iki dilde - Azerice ve Farsça yapardı. Geçen 40 yılda hep onun yanında olduğum için kendisinden çok şeyler öğrendim. Aynı şekilde ben kendim Azerice herhangi konuşmayı duyduğumuda çok şeyi anlıyorum. Zira Azerice ve Farsçada bir hayli ortak kelime bulunuyor.

Haydar Aliyev: Ben de Farsça konuşmaları dinlerken kelimelerin çoğunu anlıyorum.

Abdulrahim Gavahi: Son dönemin iki dilde yazmış sanatçılarından biri de 20.yüzyılın seçkin şairi, rahmetli Şehriyar idi. Allah`tan kendisine rahmet diliyorum. Şehriyar hem Azerice, hem Farsça şiirler yazardı.

Haydar Aliyev: Evet, kendisi Azerbaycan`da çok sevilen bir şairdir, Şehriyar Farsça, Azerice çok güzel şiirler yazardı. O, önemli bir şairimizdir. Zamanla halklarımız Şehriyar`ın ne kadar büyük bir insan olduğunu daha iyi anlayacaklar. Şimdi buyurun, konuya geçelim.

Abdulrahim Gavahi: Sayın Cumhurbaşkanı, ECO Zirvesinde yaptığınız konuşmayı ben daha sonra dikkatlice okudum ve inceledim. Biz Sizin konuşmanızdaki çok önemli şu dört konuyu ECO`nin gündemine aldık ve şimdi onların üzerinde çalışıyoruz.

Zatıalileri konuşmanızda değindiğiniz konulardan biri ulaştırma koridorunun yapılmasıyla ilgili idi. Kuzey-Güney güzergahında yapılacak koridorun önemi çok büyüktür. Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı`nda ve AZEROTOULAŞIM Konsoriyumu'nda yaptığım görüşmelerde biz bu düşüncenin önemini detaylı olarak konuştuk. Bu koridorun çok büyük bir geleceği vardır.

Sayın Cumhurbaşkanı, ikinci konu ticaretin gelişmesi ve yaygınlaşması konusuydu. ECO üyesi ülkeler arasında ticaretin gelişmesi çok önemli bir konudur. Biz bunun için gerekli belgeyi hazırlayıp imzalayacağız. Ticari ilişkileri geliştirmek için biz 2001 yılından itibaren tarifeleri biraz düşürmeyi ve sizin belirtmiş olduğunuz konuyu hayata geçirmek için gerekli ortamın sağlanmasına bu şekilde yardım etmeyi düşünüyoruz.

Zatıalileri Sizin değindiğiniz üçüncü konu da çok büyük önem taşımaktadır. Bu, ECO üyesi ülkelerde özelleştirme sürecini hızlandırma, küçük ve orta boy işletmelerin geliştirilmesi konusudur.

Ben burada sizin ticaret bakanınız Sayın Bağırov ile de bir görüşme yaptım. Ben kendisine Tahran`da iki konuda seminer düzenleyeceğimizi söyledim. Kendisinden ricada bulunarak, hem özelleştirme, hem küçük ve orta boy işletmelerin geliştirilmesi konusunda yapacağımız seminere Azerbaycan heyetinin katılmasını istedim.

Dördüncü, çok önemli konu ECO ve Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü arasında ilişkilerin sağlanmasıdır. Biz bu konuyu ECO Daimi Temsilciler Konseyi`nde pek çok defa görüştük ve çözümüne yaklaştık. Biz Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü Genel Sekreteri ile Bakü`de gayri resmi bir görüşme de yaptık. Bu sorunun da çözüm bulması için çalışıyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanı, ben ECO Sekreterliği'ni biraz değiştirmeyi düşünüyorum. Amaç ECO`nun faaliyetini daha verimli, daha etkin bir şekilde organize etmektir. Kanımca, çözümü imkansız olan bazı projeleri bir kenara bırakıp, gerçekleştirebileceğimiz projelerin uygulanması konusu üzerinde daha fazla çalışmamız gerekir.

Sayın Cumhurbaşkanı, Sizin desteğiniz ve yardımınıza çok ihtiyacımız var. Düşünüyorum ki, Sizin desteğiniz sonucu biz bölgede ekonomik, ticari ilişkileri genişletir ve geliştirebiliriz. Size birkez daha teşekkür ve şükranlarımı sunarım.

Haydar Aliyev: Tahran`daki konuşmamda öne sürdüğüm konuları önemsemeniz ve onların çözümü için gerekli önlemleri almanız beni öncelikle memnun etti. Bu konuların bundan böyle de fiilen uygulanması için biz Azerbaycan olarak üzerimize düşeni, ne gerekiyorsa onları yapmaya hazırız.

Kuzey-Güney ulaştırma koridoru çok önemlidir. Bilirsiniz, Azerbaycan üzerinden böyle bir koridorun etkin bir şekilde kullanımı Avrupa ve Asya`nın, yani ECO üyesi ülkelerin ulaşım sıkıntılarını bir hayli hafifletecektir. Burada otoyol ve köprüler uygun duruma getirilmeli, onarılmalıdır. Düşünüyorum ki, biz işgal altındaki Azerbaycan topraklarının boşaltılmasını sağlayacağız, Azerbaycan üzerinden Tebriz`e, oradan İran`ın diğer noktalarına uzanan demiryolu, böylece, çok önemli bir ulaştırma aracı olacaktır.

Ben biliyorum, Rusya da bu konuyu çok önemsiyor. Fakat değil yalnız Rusya, Rusya`dan Avrupa`ya uzanan pekçok demiryolu hattı vardır. Bunların hepsi değerlendirilebilir.

Girişimciliğin geliştirilmesi ve özelleştirme alanında ECO`nun ortak çalışmalar yapması da iyi bir konudur. Burada da bizim geniş olanaklarımız bulunuyor. Ticaret Bakanı Bağırov ile görüşmeniz ve Tahran`da da bu konuda bir seminer veyahut toplantı yapma isteğiniz beni sevindirdi. Ben bundan memnunum. Bizim özelleştirmeden sorumlu özel bakanlığımız bulunuyor. Bu toplantıya katılması ve Azerbaycan`ın bu alandaki olanaklarının anlatması için bakanı oraya gönderebilirim.

ECO ile Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü`nün ilişkilerinin yaygınık kazanması çok önemlidir. Biz bu konuya yönelik görüşlerimizi Tahran`da aktardık. Fakat ben bu iki örgütün birleşmemesinin altını çizmek isterim. Zira o zaman biz pekçok şey kaybedebiliriz. Bu örgütler arasında yalnız işbirliğini kurmak ve onu geliştirmek gerekir.

ECO kendi yapısı itibariyle belli bir bölgeyi kapsamaktadır. Eğer bu kuruluşlar birleşmiş olsalar, o zaman bu bölgelerin bazısı bundan kazançlı çıkar, bazısı geri kalır. Ben bunlar arasında işbirliğinin gerekli olduğunu düşünüyorum. Fakat ben bu iki örgütün tek çatı altında toplanması, yani birleşmesi düşüncesine karşıyım. Yani iki örgüt çok yararlı işler yapıyor ve onların her biri bağımsız olarak iş yaparsa, birbiriyle işbirliği kurarsa daha faydalı olur.

ECO'ya Azerbaycan`ın katılımından büyük memnuniyet duyduğumuzu birkez daha belirtmek isterim. İran temsilcisi, ECO örgütünün genel sekreteri olarak seçildi. Umarım, siz İran`ı, keza örgüt üyesi tüm ülkeleri temsil eden bir genel sekreter olarak bundan böyle daha verimli çalışmalar yapacaksınız.

Abdulrahim Gavahi: İnşallah, Sayın Cumhurbaşkanı, Size teşekkürmü sunarım. Daha fazla zamanınızı almak istemem.

Haydar Aliyev: Teşekkür ederim. İyi günler.