Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’in 1 Haziran – Dünya Çocuk Günü dolayısıyla konuşması - 1 Haziran 1998

Değerli çocuklar, yavrular!

Sizleri-Azerbaycan’ın tüm çocuklarını Dünya Çocuk Günü dolayısıyla içtenlikle kutlar, sizlere yaşamınız boyu mutluluk, güzel günler, uzun ömürler, mutlu gelecek ve başarılar dilerim.

Çocuklar, dünyada herkes için değerlidir. Dünyanın her yerinde çocuklara ilgi ve çocukların korunması özel bir önem arz etmektedir. Dünya Çocuk Koruma Günü’nün yıllar boyunca tüm dünyada kutlanması ve her ülke, her devletin çocukları korumayı, çocukları savunmayı görevi olarak addetmesi bir rastlantı değildir.

Azerbaycan'da çocuklara karşı özel bir sevgi, özel bir şefkat söz konusudur. Halkımızın en asil, en güzel özelliklerinden ve atalarımızdan bize kadar gelen geleneklerden biri de Azerbaycan halkının içinde her zaman bir çocuk sevgisinin olmasıdır. Azerbaycan ailelerinin çok çocuklu olması da bir tesadüf olmasa gerek. Bu, sadece Azerbaycanlılar’ın – hem bayanlar hem erkeklerin çocukları çok sevmeleri, onlara çok düşkün olmalarıyla alakalıdır. Hatta bazen ebeveynler maddi durumu pek iç açıcı olmasa da çocuksuz bir hayat düşünemiyor ve çocuk istiyor. Bir değil, iki değil, birkaç çocuğunun olmasını istiyor ve çocuğuna gerekli ilgiyi göstermek için mümkün olan herşeyi yapıyor. Halkımızın özelliği, en güzel geleneklerinden biri de insanlarımızın, değil sadece ebeveynlerin, genelde herkesin çocuklara özel ilgi göstermesidir. Çoğu insan çocuklarını en iyi şekilde yetiştirmeyi hayatının anlamı ve amacı olarak belirler. Bizim, genel olarak tüm halkımızın çocuk konusundaki tutumunu, bunun yanı sıra ülkemizde, vatanımızda çocuğa ne kadar büyük ilgi gösterildiğini tüm dünyaya  bir kez daha beyan etmek için bugün ben bunları söylüyorum. Çocuğa ilgi, çocukları korumak, savunmak kutsal borcumuzdur, devletin, hükümetin, toplumun, her vatandaşın kutsal borcudur.

Biz bağımsız Azerbaycan'da pekçok sorunu çözüyoruz. Bunların arasında en önemli sorunlardan biri çocuklara yaklaşım, çocuk bakımı, çocuk eğitimi, çocukların yetiştirilmesi ve çocukların korunması konusudur. Bugüne kadar ülkemizde sağlanan başarılarla gurur duyabiliriz. Ancak bu arada kusurlarımızın, eksikliklerimizin, yanlışlarımızın olduğunu da bugün itiraf etmeliyiz. Yani benim söylemek istediğim şudur ki, Azerbaycan Cumhuriyeti’nin devleti, toplumumuz ve vatandaşlar çocuklara yeterince ilgi ve alakayı henüz gösterememiştir. Demek ki, biz bu alana yönelik tüm çalışmalarımızı daha da geliştirmeli, daha fazla iş yapmalıyız.

Biliyorsunuz, her ebeveynin  çocuğuna ve sadece kendi çocuğuna değil, genel olarak çocuklara ilgiyi, şefkati  hem bir borç, hem kutsal bir görev olarak kabul etmesi ve buna uyması, yerine getirmesi gerekir.

On yıl önce Ermenistan - Azerbaycan sorununun başlanmasi ve Ermenistan'ın Azerbaycan'a saldırması nedeniyle ülkemizde savaş çıktı, insanlarımız hayatını kaybetti, şehit düştü, kurbanlar verdik. Maalesef, çocuklar da henüz büyümeden, dünyayı görmeden öldüler, bu facianın kurbanları oldular. Çocuklar, 20 Ocak 1990 faciasının da kurbanları oldular. Ermeniler tarafından Azerbaycan halkına karşı yapılan Hocalı Soykırımı’nda da çocuklar katledildi, çocuklar bunun kurbanı oldular. Tüm bunlar bizi üzen, toplumumuzun, hayatımızın kanayan yaralarıdır. Ve bütün bu kavgalar, kargaşa, Ermenistan'ın topraklarımızı işgal etmesi sonucu nüfusumuzun büyük bir kısmı yerinden yurdundan oldu, onların çoğu çadırlarda yaşıyor ve bizim bebekler, çocuklar, bizim yavrularımız birkaç yıldır çadırlarda yaşamak zorundadırlar. Onlar çadırda yaşıyor, çadırda büyüyor, çadırda eğitim alıyorlar. Yaşamımızın böylesine üzücü, iç karartıcı unsurları da bulunmaktadır.

Ülkemizde öksüz çocuklar da vardır. Onlar çocuk yetiştirme yurtlarında kalıyor, orada eğitim alıyor, büyüyorlar. Biz her zaman bunlara özen göstermeliyiz. Biz çocuklara şevkat, ilgi göstererek, öncelikle, şehit olmuş insanların çocuklarına, kimsesiz çocuklara, çadırlarda yaşayan, yerinden yurdundan edilen, hasta çocuklara ve hastalık nedeniyle fiziksel açıdan zayıf düşen çocuklara çok titiz davranmalıyız. Bunların hepsi hem devletin görevidir, hem toplumun görevidir, hem de her vatandaşın görevidir.

Bunların yanı sıra günümüzde Azerbaycan'da bu sorunların, sıkıntıların arasında güzel çocukların yetiştiğini, yaşadığını, eğitim aldığını, güzel çocukların sayısının her geçen gün arttığını memnuniyetle söyleyebiliriz. Bugün tiyatromuzun bu güzel sahnesinde kendi yeteneklerini sergileyen çocuklar – değerli yavrular, değerli çocuklar,  sizler bizim çocuklarımızın ne kadar güzel, yetenekli olduklarını bir kez daha gözler önüne serdiniz. Değerli çocuklar, ben sizleri tebrik ediyorum. Sizler bugünkü başarılarınızla, özellikle müzik, şarkı, sanat alanındaki başarılarınızla hem kendi yeteneğinizi ortaya koydunuz, hem de şimdiki Azerbaycan çocuklarının ne kadar yetenekli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdiniz. Değerli yavrular, sizleri tebrik eder, bu başarılarınızdan dolayı sizleri kutlar ve hem eğitiminizde, hem sanat alanındaki yeteneklerinizin geliştirilmesi konusunda başarılarınızın devamını dilerim. Azerbaycan okullarında, yetiştirme yurtlarında, çocuk yuvalarında, özel okullarda - müzik okullarında çocuklara ihtimam gösteren, çocukların yetiştirilmesi, eğitimi ile ilgilenen öğretmenlere, eğitimcilere ve çocukların sorunuyla uğraşan Azerbaycan vatandaşlarının hepsine bugün teşekkürlerimi sunarım.

Değerli çocuklar, değerli yavrular, sizler hayatta ilk adımlarınızı atıyorsunuz. Henüz çocuksunuz, küçüksünüz, fakat çok yeteneklisiniz. Sizin çok güzel geleceğiniz vardır. Kuşkusuz ki, bu gelecek hem size, hem sizin ebeveynlerinize, hem de size eğitim veren insanlara bağlıdır. Umarım, sizler de, sizinle ilgilenen her Azerbaycan vatandaşı da bugünkü çocukların büyüyüp gelişmesi, onların ileride değerli bir Azerbaycan vatandaşı olması için çabalarını artıracak, her şeyi yapacaklar.

Değerli çocuklar, sizler 20.yüzyılın sonunda dünyaya geldiniz. Sizler 21.yüzyılda bağımsız Azerbaycan'ın kurucuları, yaratıcıları ve Azerbaycan'ı üst düzeylere taşıyacak insanlarsınız. Biz Azerbaycan'ı sizlere emanet ediyoruz. Ben eminim, bugünkü çocuklar, bugünkü Azerbaycan gençleri Azerbaycan'ın mutlu geleceğini sağlayacaklar. Bugünkü çocukların, gençlerin üzerlerine düşen görevleri idrak edeceklerine inanıyorum. Çocuklar, gençler eğitimleriyle, hayatın çeşitli alanlarında kendi yeteneklerini kullanarak, kendi iradesi ve becerisiyle bağımsız Azerbaycan'ın mutlu geleceğini sağlayabilecekler. Ben buna eminim ve bugün yetenekli, güzel çocukları gördüğümde, genel olarak Azerbaycan'ın her yerinde çocukların yeteneğini, bilgisini ve isteğini gördüğümde çok seviniyorum. Çok seviniyorum, zira Azerbaycan'ın geleceği Azerbaycan'ın diğer vatandaşlarına oranla benim için belki daha değerlidir. Çocuklar, bizim yavrularımız, bugünkü Azerbaycan gençliği ileride Azerbaycan'ın değerli, onurlu vatandaşları olacak, bağımsız Azerbaycan'ı savunacak, geliştirecek, daha ileriye götürecek ve üst düzeylere taşıyacaklardır. Ben buna inanıyorum ve seviniyorum.

Değerli çocuklar,  ben sizi öpüyorum, kucaklıyorum. Sizlerin her birinize sevgimi sunar ve bugün benimle ilgili söylediğiniz sözlerden dolayı teşekkür ederim. Sizler, benim değerli yavrularım, Azerbaycan evlatları, çocukları şunu bilin ki, ben sizlerin, en küçük çocukların hakkımda bugün söylediği sözlere her zaman layık olmaya, arzu ve temennilerinizi gerçekleştirmeye çalışacağım.


Değerli çocuklar, yavrular, gençler!

Ben sizin hepinize - tüm Azerbaycan çocuklarına bir kez daha esenlikler, saadet ve mutlu bir gelecek diliyorum. Teşekür ediyorum.

Ben sizleri - Azerbaycan'ın tüm çocuklarını Dünya Çocuk Günü dolayısıyla yürekten kutlar, hepinize mutluluk, güzel günler, uzun ömürler, mutlu bir gelecek ve gelecek yaşamınızda sonsuz başarılar dilerim.