Azerbaycan Cumhutiyeti Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in, 2.Uluslararası Hazar Petrol ve Doğalgaz fuar ve konferansının açılış töreninde yaptığı konuşma - Bakü Spor ve Sergi Salonu, 23 Mayıs 1995


Sayın Bayanlar ve Baylar!

Sayın konuklar!

Azerbaycan`da uluslararası «Hazar petrol ve doğalgaz - 95» fuarının açılışı nedeniyle sizleri yürekten kutluyorum. Sanırım, hepimiz bu fuarın çok yoğun bir destek ve emek gerektirdiğinin bilincindeyiz. Onun için bu fuarın düzenlenmesi için bilhassa uğraşlarda bulunan Spearhead Exhibition LTD Şirketi ve burada faaliyet gösteren CEO`su Bayan Suzan Crouch`a, Azerbaycan Cumhuriyeti Ticaret ve Sanayi Odası`na ve onun Başkanı Tatlıyev`e teşekkürlerimi sunuyorum.

Fuara katılan kişilerin ilerisi için buradan çok büyük fayda sağlayacaklarına emin olduğumu belirtmek istiyorum. Sanırım, bu fuardaki örnekler ve bu fuar bazında gerçekleştirilen konferanslar, genel olarak burada yapılan tüm çalışmalar Azerbaycan`ın Hazar Deniz`indeki petrol ve doğalgaz yataklarının işlenmesi bakımından yeni bir adımı oluşturacaktır.

Malumunuz üzere, bu, Azerbaycan`da yapılan ikinci uluslararası fuardır. Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında yapılan fuardan sonra biz bu alanda büyük bir mesafe aldık ve aynı dönem zarfında yaşanan yeni gelişmelerin bu fuarda yerini alacağına eminim.

Böylesine kapsamlı bir petrol ve doğalgaz fuarının Azerbaycan`da yapılması asla bir rastlantı değildir. Azerbaycan, Bakü eski zamanlardan bu yana petrol, ateşler ülkesidir. Azerbaycan`da, Bakü`de 150 yıl önce petrolün sanayi yöntemlerle üretimine başlandı ve bu süreçte Azerbaycan petrolü gururla önemli mesafeler aldı.

19. yüzyılın ikinci yarısında Azerbaycan`da petrolün sanayi yöntemle üretimi alanıda ilk çalışmalar yapıldı, batılı ülkelerin önemli petrol şirketleri burada faaliyet gösterdi. Bu çalışmalar 20.yüzyılın başlarında da sürdü ve böylece ülkemizde dev bir petrol endüstrisi oluştu. Sonraki dönemde Azerbaycan, Sovyetler Birliği devletinin sınırları içinde yer aldı ve SSCB gibi dev bir devletin sanayi ve ekonomisinin gelişmesinde cumhuriyetimizin petrol ve doğalgaz endüstrisi, üretilen petrol önemli rol oynadı.

Mayıs başında biz İkinci Dünya Savaşı`nın sona ermesi ve Hitler faşizmine karşı kazanılan zaferin 50. yılını geniş çapta - Londra`da, Paris`te, Moskova`da ve dünyanın başka ülkelerinde kutladık. Biz zaferin yarım asırlık yıldönümünü kutlarken Azerbaycan petrolcülerinin, ülke endüstrisinin işbu zaferin kazanılmasındaki önemli rolünden büyük gururla bahsettik. Bildiğiniz üzere, o sırada, o yıllarda Sovyetler Birliği gibi büyük bir devlette petrol üretiminin yüzde 70`ini Azerbaycan sağlıyordu. Yani Hitler faşizmi üzerinde zaferin elde edilmesinde, savaş bölgesine petrolün sağlanmasında Azerbaycan petrolcülerinin özel bir emeği oldu.

Azerbaycan Cumhuriyeti, 1991 yılında bağımsızlığını kazandı, ondan bu yana bağımsız bir devlet olarak yaşıyor, kendi kaderi, kaynakları üzerinde söz sahibi kendisi olmaktadır. Nitekim cumhuriyetimizin petrol yataklarının, doğal kaynaklarının, Hazar Denizi`nin Azerbaycan sektöründe ve ülke topraklarında bulunan petrol yataklarının işlenmesi konusunda biz özgürüz ve dünyanın büyük petrol şirketleri ile özgürce işbirliğine başladık. İşte bu yüzden dünyanın önemli petrol şirketleri, petrol ve doğal gaz endüstrisi ile bağlantılı şirketler Azerbaycan`a büyük ilgi gösteriyor, ülkemize geliyorlar. Biz burada işbirliği yapıyoruz.

Tüm bunların sonucu olarak, Azerbaycan`da ikinci yıldır böylesine güzel, geniş kapsamlı ve çok önemli bir fuar düzenlenmektedir. Bu sene aynı fuara 13 ülkeyi temsil eden, dünyanın petrol ve gaz endüstrisi ile ilgisi bulunan 165`i aşkın nüfuzlu şirket, bilim merkezi ve çeşitli kurumlar katılmaktadır. Bu, Azerbaycan petrol endüstrisinde, Hazar Denizi petrol yataklarının kullanımı alanında büyük ve önemli bir gelişmedir.

Bu fuara duyulan ilgi ve verilen önemi kanıtlayan faktörlerden biri de petrol şirketlerinin başkan ve yöneticilerinin yanı sıra, bu şirketlerin temsil ettiği büyük ülkelerin devlet adamlarının da söz konusu fuara gelmeleri ve burada bizimle bir arada fuarın açılışına katılımış olmalarıdır.

Ben fuara katılan Amerika Birleşik Devletleri Enerji Bakanı Sayın Bayan Hazel O`Leary ve onun şahsında Amerika Birleşik Devletleri`ni, ABD Başkanı Sayın Bill Clinton`u selamlıyorum.

İngiltere Enerji Bakanı Sayın Timothy Eggar ve onun şahsında Büyük Britanya`yı ve ülkenin Başbakanı Sayın John Major`u selamlıyorum.

Türkiye Cumhuriyeti Enerji Bakanı Sayın Veysel Atasoy`u, onun şahsında Türkiye Cumhuriyeti`ni ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel ve Başbakan Tansu Çiller`i selamlıyorum.

Norveç Enerji Bakanı Sayın Jens Stoltenberg ve onun şahsında Norveç ülkesini, Başbakan, Sayın Bayan Harlem Brundtland`ı selamlıyorum.

Kazakistan Cumhuriyeti Petrol ve Doğalgaz Endüstrisi Bakan Yardımcısı Sayın Baltabey Kuandikov`u ve onun şahsında Kazakistan`ı, Cumhurbaşkanı Sayın Nursultan Nazarbayev`i selamlıyorum.

İşbu ülkelerin üst düzey devlet adamları bu fuara katıldıkları ve büyük özen gösterdikleri için ben Azerbaycan Cumhurbaşkanı olarak kendilerine saygı ve teşekkürlerimi sunuyorum.

Bu fuarda yer alan tüm petrol ve doğalgaz endüstrisi şirketlerinin, bilimsel merkezlerin temsilcilerini, yöneticilerini içtenlikle selamlıyor ve kendilerine bu fuarda yaptıkları çalışmalarda ve ileride kendi alanlarında yapacakları çalışmalarda büyük başarılar diliyorum.

Eminim, bu fuarda sergilenen örnekler ve burada yapılacak çalışmalar sadece Azerbaycan topraklarında bulunan petrol ve doğalgaz yataklarının, Hazar Denizi`nin Azerbaycan sektöründeki petrol ve doğalgaz yataklarının değil, genel olarak Hazar Denizi`ndeki tüm petrol ve doğalgaz yataklarının işletilmesinde çok büyük yarar sağlayacaktır. Umarım, biz bu çalışmaların olumlu sonucuna tanık olacağız.

Büyük memnuniyetle belirtmek isterim ki, bu alanda artık çalışmalar yapılmış ve sonuç vermiştir. Malumunuz üzere, birkaç yıl boyunca yürütülen yoğun görüşmeler sonucunda 20 Eylül 1994 tarihinde Bakü`de Hazar Denizi`nin Azerbaycan sektöründeki üç petrol yatağının ortak işlenmesi üzerine cumhuriyetimizin Devlet Petrol Şirketi ile dünyanın büyük petrol şirketleri arasında anlaşma imzalandı ve bu anlaşma artık fiilen uygulanmaktadır.

Bu anlaşma olağanüstü, ender bir anlaşmadır. Ne var ki bunun «Asrın anlaşması» olarak isimlendirimesi bir rastlantı olmasa gerek. Bu anlaşmanın olağanüstü ve ender özelliği bunun, onbir büyük petrol şirketinin oluşturduğu konsorsiyum temelinde sağlanmış olmasından kaynaklanıyor. Bu şirketler uluslararası petrol endüstrisi alanında büyük başarılar elde etmiş altı ülkeyi temsil ediyor.

Bildiğiniz üzere, çok uzun, sıkıntılı ve zorlu yollardan geçilerek bu anlaşma sağlandı. İşbu anlaşmanın imzalanması ve elde edilmesine engel olan güçler de az değildi. Ancak bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti`nin kendi kaderinin, topraklarının sahibi olduğu bir dönemde, onun kararlılığı sonucunda, ayrıca konsorsiyum üyesi şirketlerin ülkemizin petrol endüstrisindeki çalışmalarının ileriye yönelik güzel sonuçlarını idrak etmesi, bu şirketlerin mensubu olduğu ülkelerin Azerbaycan ile işbirliğine gösterdikleri büyük ilgi sonucunda engellerin hepsi ortadan kalktı ve bu anlaşma imzalandı.

Bu arada sözleşmenin imzalanmasında sonra, hatta günümüzde bile onun uygulanmasına engel olmak isteyen güçlerin, çeşitli devlet kurumlarının olduğunu blirtmek isterim. Mamafih sözleşme imzalandıktan sonra konsorsiyumu yöneten Uluslararası İşletme Şirketi`nin çok aktif girişimlerde bulunduğunu ve geçen sekiz ayda bir hayli çalışma yapıldığını büyük memnuniyetle söylemek istiyorum. Her halde, öngörülen çalışmaların hepsi zamanında yapılmıştır.

Bu anlaşmanın imzalanması ve fiilen uygulanması, bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti`nin kendi yaşamını, politikasını, ekonomi politikasını dünyanın sınanmış demokratik ilkelerine dayanarak kurduğunu ve ülkemizin, ekonomisinin dünya ülkelerine açık olduğunu ve tüm ülkelerle eşit, karşılıklı yarara dayalı işbirliği yapmaya hazır olduğunu bir kez daha kanıtlamaktadır.

Ben bugün bu fırsattan yararlanarak bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti`nin iç ve dış politikası hakkında görüşlerimi bir kez daha kısaca aktarmak istiyorum. Bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti her geçen gün bağımsızlığını güçlendirmeye çalışıyor, demokratik, hukuk devletini kuruyor, toplumun tüm alanlarında demokratik ilkelerin benimsenmesi için uğraşıyor, serbest piyasa ekonomisini uyguluyor. Azerbaycan, tüm yabancı yatırımlara açıktır. 1995 yılında bu alanda bir çok önemli etkinliklerin yaşama geçirilmesi öngörülmüştür. Bu sonbaharda Azerbaycan`da demokratik ilkeler uyarınca yeni çok partili parlamento seçimleri yapılacaktır. Bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti`nin demokratik ilkeler temelinde anayasası kabul edilecektir. Bağımsız Azerbaycan Devleti daima demokrasi yolunu izleyecektir.

Biz ekonomide bu ilkeleri uyguluyarak petrol ve doğal gaz endüstrisinde, ekonominin diğer alanlarında dünyanın tüm ülkeleri ile karşılıklı yarara dayanan işbirliğine özel önem veriyoruz. Bu fuar da bunun bariz kanıtıdır. Ben fırsattan yararlanarak, dünyanın tüm barışçı ilerici devletleri ile karşılıklı yararlı, ikili ilişkiler kurma kararlılığını ve bu alandaki çalışmalarımızı ileride de sürdüreceğimizi belirtmek isterim.

Bu bakımdan ben bugün fuara katılan ülke temsilcilerinin aracılığıyla bu ülkelere, devletlere teşekkür ve şükranlarımı sunuyorum. Azerbaycan Cumhuriyeti`ne gösterdikleri ilgiden dolayı, bu zorlu, sıkıntılı günümüzde ülkemizi desteklediklerinden dolayı kendilerine şükranlarımı arz ediyorum.

Ben, Eylül 1994`te imzalanan anlaşmanın başarıyla uygulandığını belirttim. Fakat buna engel olmak isteyen güçler, çeşitli devlet kurumları da oldu. Bence, onlar yanlış yapıyorlar. Zira böylesine güzel, uluslararası normlara uygun olan anlaşmanın gerçekleşmesine sevinmek gerekir. Bence, bu sözleşmeye engel olmak hiçbir kalıba sığmaz. Ben konsorsiyumda yer alan dünyanın dev petrol şirketlerinin ve bu şirketlerin mensubu olduğu devletlerin - bizim hepimizin elbirliğiyle bu engelleri ortadan kaldırabileceğimize ilişkin inancımı vurgulamak istiyorum. Ben buna eminim. Anlaşma, 30 yıllık süre için yapılmıştır. Biz bu yolu hep birlikte katedeceğiz ve hiç şüphe yok ki, bu 30 yıl zarfında yeni anlaşmalar ortaya çıkacak, Azerbaycan petrol endüstrisi gelişecek, Hazar Denizi`ndeki yataklar etkin olarak kullanılacaktır.

Son zamanlarda, özellikle petrol anlaşması imzalandıktan sonra Hazar Denizi`nin statüsü ile ilgili sorunlar ortaya atılmıştır ve bazı devletler büyük bir gayretle bu sorunun masaya yatırılması için önerilerde bulunuyorlar. Biz buna asla itiraz etmedik ve etmiyoruz. Hazar, eşi benzeri olmayan bir denizdir. Çok önemli doğal kaynaklara sahiptir. Bu kaynaklar sadece denizin altındaki petrol ve doğalgaz yatakları ile sınırlı değildir. Hazar, biyolojik çeşitlilik bakımından da zengindir. Ayrıca, denizcilik için geniş imkanlar sunmaktadr. Kuşkusuz, bu konuların bir bütün halinde görüşülmesi mümkündür ve biz kesinlikle bundan yanayız. Yeryüzü var olalı Hazar Denizi de vardı, yüzyıllardır ondan faydalanıyorlar. Ancak asıl şaşırtıcı unsur, Hazar Denizi`nin statüsünün belirlenmesi konusunun Azerbaycan, petrol anlaşmasını imzaladıktan sonra ortaya atılmış olmasıdır.

Belirtmek isterim ki, Hazar Denizi`ndeki petrol yataklarını ilk Azerbaycan bilimadamları, uzmanları, jeologları keşfettiler. Bu çalışma, ilk kez 20.yüzyılın 20`li yıllarında başlandı. 45 yıl önce, 1949 yılında Azerbaycan bilimadamları, uzmanları ve jeologlarının etkili çalışmaları sonucunda Hazar Denizi`nde - Petrol Taşları`nda ilk kuyu açıldı ve petrol fışkırdı. O zamandan bu yana Azerbaycan petrolcüleri Hazar`dan petrol çıkarıyorlar. Hazar Denizi`nin yalnız Azerbaycan sektöründe değil, diğer bölümlerindeki petrol ve doğalgaz yatakları Azerbaycan bilim adamları, petrolcüleri tarafından keşif edildi. Vaktiyle Hazar Denizi iki devlete - Sovyetler Birliği ve İran`a aitti. Oysa şimdi Azerbaycan, Rusya, Kazakistan, Türkmenistan ve İran Hazar`a kıyıdaş ülkelerdir ve Sovyetler Birliği döneminden bu yana herkesin kendine ait sektörü vardır. Biz kendimize ait sektörde faaliyet gösteriyoruz, diğer bölümlerde bulunan ve bir zamanlar kullandığımız petrol yatakları bizim için yabancı bölgelerdir. Biz tüm uluslararası normlara, Hazar Denizi`nin kullanılmasına ilişkin oluşan birikime, geleneğe bağlıyız. Hazar`a kıyıdaş devletlerle Hazar`ın statüsünü karşılıklı anlayış içinde ve eşit şartlarda müzakere etmeye hazırız.

Bilimadamlarımız, uzmanlarımız Hazar`ın Azerbaycan sektöründe çok büyük petrol ve doğal gaz yataklarını keşfettiler. Biz bu yatakların da işlenmesi için dünyanın önemli şirketleriyle işbirliği yapmaya hazırız. Bir kez daha belirtirim ki, Azerbaycan Cumhuriyeti, dünya ekonomisine açıktır, dünya ekonomisi ile entegrasyon yolunu izliyor ve bu alanda bizimle işbirliği yapmak isteyen her ülke ve şirketle işbirliğine hazırız.

Bu fuarın bir gelenek halini alacağı, her yıl burada benzer fuarların yapılacağı ve tüm bunların değil Azerbaycan`ın, Hazar`a kıyıdaş tüm devletlerin petrol ve doğalgaz yataklarının işletilmesi bakımından büyük önem taşıyacağı konusundaki inancımı ifade etmek istiyorum.

Fuarda başarılı çalışmaların yapılmasını diler, buraya katılan şirketlerin hepsine girişimlerinde başarılar temenni eder, burada toplanan işadamları ve akademisyenleri bir kez daha selamlar, hepinize saygı ve sevgimi sunarım. Teşekkür ederim!

Kısa inceleme yazısı

PETROL STRATEJİSİ