Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in Türkiye Büyükelçisini kabulü sırasında yaptığı görüşmeden - 5 Nisan 2002


Ahmet Ünal Çeviköz: Sayın Cumhurbaşkanım!

Biz burada çok güzel çalışmalarda bulunuyoruz. Türkiye-Azerbaycan ilişkilerini her geçen gün daha ileriye götürmek için elimizden geleni yapıyoruz. Heyetlerimiz gelip gidiyorlar, temaslarda bulunuyorlar. Kültür alanında faaliyetlerimiz var. Ankara Devlet Opera ve Balesi sanatçılarından biri Bakü`ye gelmiştir. Yarın akşam o, Azerbaycan Devlet Opera ve Balesi`nde sahnelenecek "Aida" operasında rol alacaktır.

Haydar Aliyev: Türkiye`den mi gelmiş?

Ahmet Ünal Çeviköz: Evet.

Haydar Aliyev: Bu iyi bir etkinliktir.

Ahmet Ünal Çeviköz: Bu yönde çalışmalarımız sürüyor. Azerbaycan`ın Türkiye ile ilişkilerine ne kadar çok yardımcı oluyorsam, o kadar çok memnun oluyorum.

Haydar Aliyev: Doğru. Azerbaycan ile Türkiye arasındaki ilişkiler çok geniş kapsamlıdir, çok sağlamdır ve çok yüksek bir düzeydedir. Fakat sanırım, siz de böyle düşünüyorsunuz, biz de böyle düşünüyoruz ki, bunlar ne kadar yüksek bir düzeyde bulunsa bile, daha fazla çalışmak gerek, ilişkileri daha üst düzeylere taşımak, daha da genişletmek gerek.

Ahmet Ünal Çeviköz: Sayın Cumhurbaşkanı, bunun için çalışıyoruz.

Haydar Aliyev: Siz de çalışıyorsunuz, biz de çalışıyoruz. Kaç aydır burada çalışıyorsunuz?

Ahmet Ünal Çeviköz: Şimdi beş ay oldu.

Haydar Aliyev: Artık buraya alışmışsınız.

Ahmet Ünal Çeviköz: Sayın Cumhurbaşkanı, benim hiçbir sıkıntım yok. Ben Azerbaycan`ı çok seviyorum. Azerbaycan`a geldiğim ilk günden kendimi çok rahat hissediyorum. Gelmeden önce de Azerbaycan`ı biliyordum. Bana hep soruyorlar, Türk diplomatı olarak Azerbaycan`da çalışmak nasıl? Diyorum ki, çok rahat çalışıyorum. Ben burada kendimi bir diplomat olarak değil, kendi vatanımda gibi hissediyorum.

Haydar Aliyev: Öyle. Sadece, sizin her diplomat gibi bir arabanız ve bir de bayrağınız bulunmaktadır. Fakat burası sizin eviniz, kendinizi evinizde gibi, kendi toprağınızda, kendi vatanınızda gibi hissetmelisiniz.

Ben sizinle telefonla konuştum. Siz Nahçıvan`a gitmişsiniz, çok iyi bir girişimde bulunmuşsunuz. Bunu birkez daha belirtmek istiyorum. Sizin devlet bakanı Türkiye`den direkt Nahçıvan`a gelmişti. Bu, ilk defaydı. Ben bunu çok takdir ediyorum ve bu konuyla ilgili bilgiyi alır almaz, siz Nahçıvan`dan döner dönmez size telefon açtım, kendi memnunluğumu, teşekkürümü ifade ettim. Bu çok iyi bir olgudur. Zira bizim Türkiye ile sınırımız sadece Nahçıvan`da var. Bu nednele biz hem bu sınırı korumalıyız, kollamalıyız, hem de bunu verimli bir biçimde değerlendirmeliyiz. Bir zamanlar, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin böylesine yoğun olmadığı dönemlerde, 1992 yılında biz orada bir köprü yaptık. Siz gidip o köprüyü gördünüz mü, orada bulundunuz mu?

Ahmet Ünal Çeviköz: Sayın Cumhurbaşkanı, o köprüye kadar gitmedik. Devlet bakanımız ve onun beraberindeki heyet Nahçıvan tarafa geldiler. Ben köprüyü uzaktan gördüm.

Haydar Aliyev: Siz onları Nahçıvan tarafında mı karşıladınız?

Ahmet Ünal Çeviköz: Evet, onları Nahçıvan tarafında karşıladık. Sonra da iki gün boyunca beraber olduk. Sayın Vasıf Talıbov`la görüşmemiz oldu. Nahçıvan Başbakanı devlet bakanımızı gezi boyunca yalnız bırakmadı. Bence, bu çok faydalı bir gezi oldu. Sizin de belirttiğiniz üzere, biz hiçbir şekilde Nahçıvan`ı yalnız bırakmak istemiyoruz. Ermenistan`la Azerbaycan arasındaki anlaşmazlık sonucunda Nahçıvan abluka altında tutulmaktadır ve Azerbaycan`la ilişkiler çok sınırlıdır. Bu nedenle de ekonomik, ticari açıdan Türkiye ile ilişkileri canlandırmak gerekiyor.

Ben o sırada da size söylemiştim ki, Nahçıvan`ın meyve sebze ürünlerinin Türkiye`de değerlendirilmesi için çalışıyoruz. Nahçıvan`ın çok verimli toprakları bulunmaktadır. Orasının tarım ürünleri çok lezizdir. Ben devlet bakanımızla beraber Şerur`dan Ordubat`a kadar gittim. Özellikle Ordubat çok güzeldir, çok verimli arazileri bulunuyor. İnşallah, bunların hepsini değerlendireceğiz ve Nahçıvan nüfusuna yardımı dokunacak olanaklar sağlayacağız.

Haydar Aliyev: Çok sağolun. Teşekkür ediyorum. Bu girişiminiz için ben birkez daha şükranlarımı sunuyorum. Nahçıvan hakkında söyledikleriniz tamamen doğru. Siz benim düşündükleriimi aktardınız. Biz Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkileri konuştuğumuzda defalarca kez bunun altını çizdik ve Türkiye`nin devlet, hükümet başkanları ile görüşmelerimde her zaman bunu söyledik.

Köprü çok güzel. Biz onu çok zorlu bir dönemde yaptırdık. O sırada Sovyet Ordusu henüz Azerbaycan`ı terk etmemişti. Sovyet sınır birlikleri Azerbaycan`dan çekilmemişti. Fakat biz bu köprüyü yaptırdık ve kısa bir sürede işletmeye açtık. Bu, büyük bir olay oldu. Azerbaycan ile Türkiye arasında böyle bir köprünün olması gerçekten tarihi bir olaydır diye düşünüyorum. Fakat bu köprünün etkin bir biçimde kullanılması gerekiyor. Yani buradan hem Türkiye`ye, hem de Azerbaycan`a, Nahçıvan`a ziyaretlerin daha sık yapılması gerek.

Siz Nahçıvan`ın meyvelerini anlattınız. Ben şimdi burada söylemek istemiyorum, fakat bu konuda bir takım engeller olmuştu. Fakat şunu söylemek istiyorum ki, Azerbaycan`ın hiçbir yerinde Nahçıvan`ın meyvesi gibisi yok. Türkiye`de özellikle yok. Çok leziz meyvelerdir.

Ordubat`a gitmişsiniz. Ordubat`ın meyvelerinin tadı tamamen farklıdır. Fakat sadece Ordubat değil, muhtemelen biliyorsunuzdur, Nahçıvan`ın iklimi, toprağı, havası. Orasının kendine özgü bir iklimi var, kendine özgü havası var, havası çok temizdir. Toprak çok temizdir, güzeldir. Anlaşılan öyle bir iklim söz konusudur ki, orada sadece meyveler değil, sebze - ki biz ona terevez diyoruz- çok leziz oluyor. Türkiye`nin buna ihtiyacı var. Özellikle Türkiye`nin doğu bölgesi. Ben orayı biliyorum. Orada her taraf çıplak arazilerdir. Yani yeşillik yok, meyve yok, hiçbir şey yok. Bu nedenle o bölgelere Nahçıvan meyvelerinden mutlaka daha fazla götürmeniz gerekiyor. Bu, oraya lâzım. Nahçıvan`a da lâzım.

Biz Nahçıvan`da reformlar yaptık. Tüm Azerbaycan`da yaptık. Fakat ben Nahçıvan hakkında konuşuyorum. Tüm herşeyi özel kullanıma verdik. Kolhozlarıbn çökmezi üzerine toprakların özel mülkiyete geçmesinden sonra Nahçıvan`da tarım üretimi bir hayli arttı. Çiftlik hayvan sayısında büyük artış görüldü. Meyve üretimi arttı, üzüm bağlarının sayısı arttı, tahıl, herşey arttı. Nahçıvan nüfusu bunları üretiyor, kendi ihtiyaçlarını karşılıyor. Fakat üretilen ürün Nahçıvan nüfusunun ihtiyacından iki-üç katı fazladır. Onlar bunu dış pazara ihraç etmeliler. Bakü`ye götüremiyorlar, zira Bakü`den uzak düşmüşler. Onlar için dış pazar Türkiye`dir.

Ahmet Ünal Çeviköz: Biraz sulama ile ilgili sorunlar var. Bu sorunu çözeceğimiz takdirde üretim daha da artacaktır.

Haydar Aliyev: Tabii ki öyledir.

Ahmet Ünal Çeviköz: Sayın Cumhurbaşkanı, sizin de söylediğiniz üzere, 2001 yılında Azerbaycan`da üretim çok arttı. Benden daha iyi biliyorsunuzdur, burada tahıl üretimi 2 milyon tona ulaştı. Bu, Azerbaycan`ın tarihinde ilk kez rastlanan bir durumdur ve son derece önemli bir gelişmedir. Aynı zamanda tarımın diğer alanlarında geçen yıla oranla çok büyük bir artış sağlandı. Azerbaycan`da ticaret alanında önemli bir artış kaydedildi. Ticaretteki artış Bağımsız Devlet Topluluğu ülkelerinden daha fazla oldu. Bu da Azerbaycan`ın artık dünyaya açıldığını, dünya ekonomisi ile bütünleştiğini ve ticari olanaklarının genişletildiğini gösteriyor. Biz bunları çok yakından takip ediyoruz ve gurur duyuyoruz. Azerbaycan`ın bu şekilde ilerleme kaydetmesinden, ekonomik göstergelerin artmasından onur duyuyoruz. Azerbaycan 2001 yılında bir hayli gelişmiştir. Tüm bunlar çok önemli verilerdir.

Haydar Aliyev: Biz bağımsızlık kazanalı on yıldır. Şimdi geriye baktığımızda bizim bu on yılda ne kadar büyük mesafe aldığımızı ve bunu da hep Türkiye ile beraber katettiğimizi görüyoruz. Türkiye ile her zaman yakın, dost, kardeş olduk. Fakat ben demin söyledim, bizim ilişkiler ne kadar yoğun olsa bile, onu daha ileri düzeylere taşımak gerek.

Ben sadece Nahçıvan`la ilgili söyledim. Benim sadece Nahçıvan`ı düşündüğümü sanmayın. Bu, Türkiye-Azerbaycan ilişkileri açısından küçük bir şeydir. Fakat siz oraya ziyarette bulundunuz, bu nedenle ben konuşmamıza bu konudan başladım. Fakat birkaç başka konu daha var, onları da biraz konuşalım.

Kısa inceleme yazısı

DIŞ POLİTİKA

Genel tarihi bilgiler

Azerbaycan-Türkiye ilişkileri

Bilgi notu

Azerbaycan - Türk Dünyası