Sayın bayanlar ve baylar!
Sayın konuklar!
Bugün, 4 Haziran 1996 tarihi Azerbaycan Cumhuriyeti`nin yaşamında petrol ve doğal gaz üretimine, petrol ve doğal gaz endüstrisine adanmış bir tarihtir. Biz bugün sabah Azerbaycan`da, Bakü`de büyük uluslararası petrol-gaz sergisini açtık. Ardarda üç yıldır düzenli olarak, Azerbaycan`da bu tür muhteşem bir petrol-gaz sergisi yapılıyor ve bu serginin katılımcılarının sayısı her geçen yıl artıyor, serginin kapsamı genişliyor.
Biz hepimiz bugün uluslararası petrol-gaz sergisinin Azer-baycan`da her sene yapılacağı, faaliyet göstereceği ve bunun bir gelenek halini alacağı konusunda uzlaştık. Bu, Azerbaycan Cumhuriyeti`nde zengin petrol-gaz yataklarının bundan böyle de işlenmesi bakımından cumhuriyetimize duyulan ilgidir, aynı zamanda Azerbaycan`a bir petrol ülkesi olarak biçilen yüksek değerdir. Aynı zamanda bu, bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti`nin dünya ülkeleri, şirketleri ile bağımsız olarak ilişki kurmasını gözler önüne seren bir gelişmedir.
Azerbaycan`da eski zamanlardan bu yana petrol üretilmektedir. Azerbaycan, daha geçen yüzyılda dünyada petrol ülkesi olarak ün kazanmıştır. Ne var ki son yıllara kadar ülkemizde böyle bir sergi asla yapılmamıştır.
Aynı zamanda biz bugün bu muhteşem Gülistan Sarayı`nda önemli yeni bir olay dolayısı ile toplanmış bulunuyoruz. Hazar Denizi`nin Azerbaycan sektöründeki Şahdeniz petrol-doğal gaz yatağının ortak işlenmesine ilişkin Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Petrol Şirketi ile dünyanın birkaç büyük petrol şirketi arasında anlaşmanın imza töreni için toplandık.
Biz son iki yılda üçüncü kezdir dev bir petrol anlaşması imzalıyoruz. Üçüncü kezdir bu önemli gelişmeden dolayı burada, Gülistan Sarayında toplanıyoruz. 20 Eylül 1994 tarihinde Bakü`de imzalanmış dev petrol anlaşması, Azerbaycan Cumhuriyeti ile dünyanın itibarlı petrol şirketleri arasında yapılan anlaşma artık gerçekleşiyor, uygulanıyor ve sonuçlarını veriyor. "Asrın Anlaşması" olarak tanımlanan bu anlaşma Hazar Denizi`nin Azerbaycan`a ait sektöründe bulunan Azeri, Çırak, Güneşli yataklarının ortak işlenmesini konu alıyor.
Hazar Denizi`nin Azerbaycan`a ait sektöründe bulunan Karabağ petrol yatağının ortak işletilmesi ve hizmete sunulması için geçen sene Kasım ayında ARDNŞ (red. SOCAR) dünyanın birkaç büyük petrol şirketi ile ikinci petrol anlaşması imzalamıştır. Bu anlaşma da gerçekleşiyor, uygulanıyor ve umarım sonuçlarını verecektir.
Bugün imzalanmak üzere hazırlanan anlaşma Hazar Denizi`nin Azerbaycan`a ait sektöründeki Şahdeniz petrol-doğal gaz yatağının ortak işlenmesi ve kullanılması ile ilgilidir. Şahdeniz yatağı Azerbaycan jeologları, bilim adamları, petrolcüleri tarafından açılan, keşfedilen çok zengin yataklardan biridir. Bu yatak jeolog ve bilim adamlarımızca daha on yıllar önce keşfedilmiş, 80`li yıllarda açılmıştır. Biz nihayet bu yatağın fiilen kullanıma sunulması için büyük bir adım atıyoruz.
Bilgilerimize göre, 1990 yılı civarında Azerbaycan`ın doğal gaz ihtiyacını karşılamak için Devlet Petrol Şirketi tarafından Şahdeniz yatağında sondaj kuyusunun açılmasına başlanmış, verilen bilgilere göre yaklaşık 2 bin metre derinliğe inilmiş, fakat maddi kaynakların, olanakların yetersizliği nedeniyle bu çalışmaya devam edilmemiş ve işi oluruna bırakmışlar. Eylül 1992`de Azerbaycan hükümeti Şahdeniz yatağının işlenmesi ile ilgili Büyük Britanya Krallığı`nın British Petroleum ve Norveç`in Statoil şirketleri ile bir anlaşma imzalamıştır. Bu anlaşmada söz konusu yatağın ortak işlenmesi için görüşmelerin yürütülmesi ve yatağın işletilmek üzere hazırlanması ile ilgili British Petroleum ve Statoil şirketlerine özel yetkiler tanınmıştır. Bu iki şirket bir konsorsiyum kurmak suretiyle çalışmalara başlamış, ardından Türkiye`nin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı şirketi de bu konsorsiyuma katılmış, kendi olanakları çerçevesinde bu çalışmaları yürütmüşler.
Son yıllarda ARDNŞ, ülkemiz ekonomisini geliştirmek amacıyla Azerbaycan Cumhuriyeti`nin petrol-doğal gaz rezervlerinin, mevcut yataklarının verimli değerlendirilmesi için gerekli çalışmaları yapmıştır. Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi (SOCAR), bilim adamlarımız, jeologlarımız, petrolcülerimiz son yıllarda Şahdeniz yatağında bir takım araştırmalarda bulunmuş, çalışmalar yapmışlar. Bunların sonucunda, Ekim 1995`te ARDNŞ, Şahdeniz yatağının dünyanın büyük petrol şirketleri ile ortak işlenmesinin zorunlu olduğunu düşünmüş ve bu konuda bana bir öneri sunmuştur. Aynı öneriye dayalı olarak bu alanda çalışmaların yapılması için ben kendilerine gerekli yetki ve talimatları verdim. Yapılan çalışmalar sonucunda Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi, dünyanın bir dizi petrol şirketleri ile Şahdeniz yatağının ortak işlenmesi ve kullanılmasına ilişkin anlaşma tasarısını hazırlayarak bana sundu.
ARDNŞ, bu anlaşma tasarısını hazırlarken, Şahdeniz yatağının fiilen kullanıma açılması için önlemler alırken, British Petroleum, Statoil, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı şirketlerinin yanı sıra dünyanın başka petrol şirketlerinin de bu petrol yatağının işlenmesine katılımı önerilerinde bulundu ve bu önerileri gerçekleştirmeyi başardı. Böylece bu petrol-gaz yatağının işlenmesine Rusya Federasyonu`nun LUKoil, Fransa`nın Elf Aquitaine şirketleri ve İran İslam Cumhuriyeti petrol şirketi de katıldı. Hazırlanan anlaşma, Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi ile Büyük Britanya`nın British Petroleum, Norveç`in Statoil, Türkiye`nin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, Rusya`nın LUKoil, Fransa`nın Elf Aquitaine şirketleri ve İran petrol şirketi arasında ortak çalışmaların yapılmasına ilişkin anlaşmadır.
Ben bu petrol-gaz yatağının ve aynı zamanda bu anlaşmanın bazı rakamları hakkında da konuşmak istiyorum. Verilen bilgilere göre, Şahdeniz yatağından 400 milyar metreküp doğalgaz, 200 milyon ton kondensat gaz ve 100 milyon ton petrol çıkarılması beklenmektedir. Nitekim bu, çok büyük rezervi olan petrol-gaz yatağıdır ve böyle bir yatağın işlenmesi ve değerlendirilmesi hem Azerbaycan Cumhuriyeti`ne hem bu anlaşmaya dahil olan şirketlere, söz konusu şirketlerin mensup olduğu ülkelere, kuşkusuz, çok büyük yarar sağlayacaktır.
Anlaşmada öngörülen projeyi gerçeğe dönüştürmek için dört milyar ABD doları değerinde yatırım yapılması planlanmıştır ve anlaşma 30 sene zarfında uygulanacaktır. Böylece bu anlaşma hem Azerbaycan Cumhuriyeti için hem anlaşmanın gerçekleşmesine katılacak olan şirketler ve onların mensup olduğu ülkeler için ekonomik bakımdan çok yararlıdır.
Tüm bu verileri dikkate alarak ben bu anlaşmayı beğendim ve bu proje temelinde anlaşmanın imzalanması yönünde bir kararname imzaladım. Bunların sonucunda biz burada bu anlaşmanın imza töreninde toplanmış bulunuyoruz.
Ben Azerbaycan`ın yeni petrol-doğal gaz yataklarının işlenmesinde artık birkaç yıldır bizimle işbirliği yapan Büyük Britanya Krallığı hükümeti ve bu ülkenin British Petroleum şirketinin yine bizimle bir ara olmasından duyduğum memnunluğu belirtmek isterim. Bu vesileyle ben Büyük Britanya Krallığı Enerji ve Sanayi Bakanı Tim Eggar`ı bilhassa selamlıyorum ve bu alandaki hizmetlerinin altını çiziyorum. Şunu da belirtmeden geçemem, bu çalışmalara başladığımız sırada -ilk anlaşmanın imzalanmasından bu yana- Sayın Tim Eggar hep bizimle oldu ve bugün de bu törene katılıyor.
Azerbaycan ile Norveç arasında işbirliği de çok istikrarlı bir şekilde sürüyor. Norveç`in Statoil şirketi, bizim ilk büyük anlaşmaya dahil olmuştur ve bugün bu anlaşmada da tekrar aktif rol oynamaktadır. Bu bakımdan ben Norveç hükümetinin Azerbaycan`a olan ilgisini ve Norveç devletinin, hükümetinin Sanayi ve Enerji Bakanı Sayın Stoltenberg`in burada bulunmasını özellikle vurguluyorum. Kendisi sergiye katıldı ve önemli bir konu dolayısıyla şimdi ülkesine geri dönmek zorunda. Fakat şu an bizimle beraber. Statoil yöneticileri ve Norveç Sanayi ve Enerji Bakanlığı temsilcileri de şimdi burada bizimle birlikteler, bu anlaşmanın imza törenine katılıyorlar. Ben kendilerini selamlıyorum.
Hazar Denizi`nin Azerbaycan`a ait petrol-gaz yataklarının dünya şirketleri ile ortak işlenmesi sürecinde biz başından beri Rusya Federasyonu ile işbirliği yapıyoruz. Ekim 1993`te Rusya Federasyonu Yakıt ve Enerji Bakanı Sayın Yuri Şafrannik kalabalık bir heyetle Azerbaycan`ı ziyaret etti. O sırada biz Azerbaycan Cumhuriyeti Hükümeti ile Rusya Federasyonu Hükümeti arasında Hazar Denizi`nin Azerbaycan`a ait sektöründeki petrol yataklarının ortak işlenmesi hakkında bir sözleşme imzaladık. Rusya Federasyonu ve onun büyük petrol şirketi LUKoil bizim şimdiye kadar imzaladığımız anlaşmaların hepsine - Eylül 1994`te imzalanmış anlaşmaya, Kasım 1995`te Karabağ petrol yatağının ortak işlenmesiyle ilgili imzalanmış anlaşmaya- dahil olmuştur. Bugün Rusya Federasyonu`nun Lukoil şirketi Şahdeniz yatağının ortak işlenmesi ile ilgili hazırlanan anlaşmaya da taraf olmuştur. Ben bunu çok olumlu bir durum olarak değerlendiriyorum. Ben bunu Azerbaycan ile Rusya arasındaki ekonomik işbirliğinin bir göstergesi olarak vurguluyorum. Bu vesileyle Azerbaycan`a gelmiş heyeti ve Rusya Yakıt ve Enerji Bakan Birinci Yardımcısı Sayın Vladimir Kostunin`i özellikle selamlıyorum.
Bugün imzalanacak sözleşmenin özelliklerinden biri de petrol-gaz sanayisi sektöründe yeni ülkelerle işbirliğine başlıyor olmamızdır. Söz konusu ülkelerden biri Fransa ve bu ülkenin ünlü Elf Aquitaine şirketidir. Ben Fransa ile bu alandaki işbirliğimizi pozitif değerlendiriyorum ve bundan memnun kaldığımı belirtmek istiyorum. Bu vesileyle Fransa`dan Azerbaycan`a gelmiş heyetin başkanı, Fransa Cumhuriyeti Sanayi ve Enerji Bakan Yardımcısı Guy Arlette ve Elf Aquitaine Şirketi Başkanı Sayın Philippe Jaffre`yi bilhassa selamlıyorum.
Ben belirttim ve bir kez daha belirtmek istiyorum, Türkiye Cumhuriyeti Türk Petrolleri Şirketi, petrol-gaz endüstrisi alanında bizimle yoğun işbirliği yapıyor. Onlar birkaç yıldır British Petroleum ve Statoil şirketleri ile beraber Şahdeniz yatağı ile ilgili anlaşmanın işlenip hazırlanması için uğraşıyorlar. İşte bunların sonucudur ki, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı şimdi imzalanacak anlaşmada aktif olarak yer almaktadır. Bize sürekli Türkiye`den üst düzey heyetler geliyor. Sayın büyükelçi Türkiye Enerji Bakanı`nın ülke içi durum nedeniyle bugün buraya katılamadığını bildirdi. Fakat biz onu da buradaymış gibi düşünüyoruz. Bugün ben Türkiye Cumhuriyeti ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı`nın anlaşmaya dahil olmasını bilhassa vurguluyorum. Azerbaycan`a gelmiş Türkiye Cumhuriyeti heyetini, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Başkanı Sayın Sıtkı Sancar`ı ve Türkiye`den gelmiş konuklarımızın hepsini selamlıyorum.
İran, Azerbaycan`ın yakın komşusu, dostudur, Azerbaycan ile İran arasında işbirliği her geçen gün gelişiyor. Şimdi biz İran ile petrol-gaz endüstrisi alanında da işbirliğimizi pekiştiriyoruz. Bu işbirliğimizin sağlandığını belirtmek isterim. Azerbaycan petrolcüleri, Hazar Denizi`nin İran sektöründe iki kuyunun açılması ile ilgili sipariş almışlar ve orada çalışıyorlar. Biz bunu İran ile işbirliğimizin bir örneği olarak değerlendiriyoruz. Hazar Denizi`nde İran`ın kendine ait sektörü bulunuyor. Mamafih, Hazar Denizi`nin Azerbaycan sektöründeki Şahdeniz yatağının işlenmesine İran`ın da katılmasını ben olumlu bir gelişme olarak yorumluyorum. Sanırım, bu işbirliğimizi daha da geliştirecektir. Bugün imzalanacak sözleşmeye İran İslam Cumhuriyeti`nin OİEK şirketi de katılıyor. Ben İran İslam Cumhuriyeti`nden gelen misafirlerimizi selamlıyorum, Ulusal Petrol Şirketi Birinci Başkan Yardımcısı Sayın Seyid Ali Ekber Haşimi`yi selamlıyorum.
İmzalanmak üzere sunulan anlaşma, Azerbaycan`ın petrol yatağında yedi ülke şirketlerinin ortak çalışmasına dayanıyor: Azerbaycan Cumhuriyeti, Büyük Britanya Krallığı, Norveç, Rusya, Türkiye, Fransa, İran. Bu, çok önemli bir durumdur.
Ben sizleri, tüm Azerbaycan halkını bu önemli gelişmeden dolayı, yeni petrol anlaşmasının imzalanmasından dolayı yürekten kutluyorum ve ekonomik işbirliği, ekonominin geliştirilmesi alanında attığımız bu büyük adımın Azerbaycan halkının refahı için yeni başarılar sağlayacağını umuyorum.
Bu sözleşmenin imzalanması vesilesiyle bu salonda toplananları, yurtdışından gelmiş konuklarımızı, Azerbaycan`da görev yapan yabancı ülkelerin büyükelçilerini, uluslararası kuruluşların ülkemizdeki temsilcilerini, tüm konuklarımızı yürekten selamlıyorum, böylesine önemli olaylara ileride tekrar tanık olacağımızı umuyorum.
Hepinizi bir kez daha kutluyorum. Anlaşmayı imzalayabiliriz diye düşünüyorum. Buyurun.
Çeviri 6 Haziran 1996 tarihli AZERBAYCAN Gazetesinden yapılmıştır.